"Dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyoruz"

Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu, Akşam Gazetesi tarafından düzenlenen Future and Trende Summit de konuştu.

'Akşam Future&Trends Summit 2023' başladı

Bakan Nebati'den ekonomi mesajı: Türkiye güçlü ilerleyişini yeni zirvelere taşımıştır

Akşam Future&Trends Summit 1. Oturumu'nda finans sigortada gelecek ve trendler konuşuldu

Akşam Future&Trends Summit 2. Oturumu'nda otomotivde gelecek ve trendler konuşuldu

Akşam Future&Trends Summit 3. Oturumu'nda inşaat, çevre ve şehircilikte trendler konuşuldu

Akşam Future&Trends Summit 4. Oturumu'nda e-ticaret ve perakendede gelecek ve trendler konuşuldu

Dağlıoğlu, "Ev sahibimiz Akşam Gazetesi'ne ve sponsorlara özel bir teşekkür de etmek gerekiyor çünkü başlık çok kıymetli. Neden kıymetli? Bildiğiniz üzere Sayın Cumhurbaşkanımızın bize verdiği bir vizyon var. Bir hedefimiz var. Biz dünyada ilk 10 ekonomi arasına girmek istiyoruz. Bunu başarmak için ülke olarak rekabetçi olmamız lazım. İlk 10 ekonomi arasına girme özel sektörümüzün sürükleyeceği bir süreç olacak. Özel sektörümüzün dünyada rekabetçi olması lazım. Rekabetçi olabilmek için de geleceği öngörebilmek, geleceği tasarlayabilmek ve trendleri okuyabilmek gerekiyor. Bu zirvede bu başlıklarda tartışmalar, konuşmalar yapılacak bu nedenle ben Akşam Gazetesi'ne, TürkMedya ailesine ve sponsorlara teşekkür etmek istiyorum.

Dünyadaki trendleri anlamaya çalışıyoruz. Eminim hepiniz her hafta farklı kuruluşların, uluslararası enstitülerin yayınladığı raporları okuyorsunuzdur. Dünyada çok tartışılan, gündemde olan başlıklar var. Ben de bunlardan özellikle uluslararası doğrudan yatırımlar perspektifiyle bizim çok dikkatimizi çekenlere değinmek istiyorum. Bu raporlardan biri geçen hafta yayınlandı. Dünya Ekonomik Forumu'nun dünyadaki temel trendleri değerlendirdiği bir rapordu. Aslında bütün raporlar üç aşağı beş yukarı birbirine benziyor. Ben üç başlığı seçiyorum bunların arasından. Birinci sürdürülebilirlik ki bu başlığın zirvedeki tüm konuşmalarda dile getirileceğini tahmin ediyorum.

Sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak bizim için çok kıymetli. Sayın Cumhurbaşkanımızın başkanlığında geçen hafta yapılan bir toplantıda, 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefimizi tekrar ele aldık. Bu hedefe teknoloji ile ulaşabileceğimize hep beraber kanaat getirdik. Bu konu üzerine değerlendirmeler ve planlamalar yaptık.

Sürdürülebilirlik bir gerçeklik. Dünyada bütün şirketlerin yatırım süreçlerini ve yatırım kararlarını etkiliyor. Bu hedefe ulaşmak bizim için çok önemli. Bizim için en büyük enstrüman teknolojik alt yapımız ve dijitalleşme gücümüz. Ülkemizde son yıllarda çok başarılı teknoloji girişimlerimiz var. Bütün sektörlerde ciddi bir dijital dönüşüm, sürdürülebilir dönüşüm yaşanıyor ve burada çok merkezde rol alan bu teknolojik dönüşümde ülke olarak rakiplerimizin ötesinde olduğumuzu gözlemliyoruz.

Jeopolitik gündem de kritik bir başlık. Dünyada maalesef küresel anlamda önümüzdeki yıllara dair büyük bir istikrar öngörüsü yok. Bütün ülkeler kendi bölgelerinde istikrarlı ortamlar oluşturmaya çalışıyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemiz, bölgesinde bir istikrar merkezi olarak ve çevresinde de bu istikrarı oluşturmaya, barış ortamını geliştirmeye çalışan bir ülke olarak dikkat çekiyor.

Ülkemiz 2022'nin ilk 11 ayında 11.5 milyar dolar doğrudan yatırım çekti. Dünyada yatırımların azaldığı bir dönemde diğer ekonomilerden pozitif ayrıştık.

Son üç yıllık uluslararası doğrudan yatırımlarda şirketlerin ve sektörlerin kırılımına baktığımızda iki temel sürükleyici faktör olduğunu görüyoruz. Birincisi bizim teknolojik girişimlerimiz, onların uluslararası yatırımcılardan aldığı yatırımlar, ikinci de ihracat odaklı şirketlerin bölgemizdeki tedarik zinciri faaliyetlerini Türkiye merkezli olarak güçlendirme çalışmaları. Bu neyi kapsıyor? Türkiye'de yapılan ar-ge merkezi yatırımlarını, tasarım merkezi yatırımlarını, ülkemizde kurulan şirketlerin küresel tedarik merkezi olma operasyonlarını ve tabiki üretim faaliyetlerini, tabiki lojistik merkezleri yatırımlarını, tabiki bölgesel eğitim merkezi yatırımlarını ve tabiki bölgesel yönetim merkezi yatırımlarını.

Önümüzdeki dönemde Türkiye'nin rekabetçi gücünü koruyarak bu yatırımları çekmeye devam edeceğini öngörüyoruz. Bunun içinde çok temel, ülkemizin ortaya koyduğu 4 ana temel önerisi var. Türkiye hızlı büyüyen ve dayanıklı bir ekonomi. 2003 yılından bu yana yıllık ortalama büyüme hızı 5.3 olan bir ülkeden bahsediyoruz.

Son döneme baktığımız zaman en hızlı büyüyen ekonomilerden biriyiz.

İkinci güçlü değer önerimiz Türkiye'de biz uluslararası yatırımcılara ve tabiki yurtiçindeki yatırımcılarımıza her zaman daha yatırımcı dostu bir iklim sunmayı vadediyoruz. Uyguladığımız reform ajanları her zaman buna hizmet ediyor.

Üçüncü kıymetimiz ise yetkin iş gücümüz. Türkiye bütün coğrafyaya baktığımız zaman çok güçlü ve derin bir yetenek havuzuna sahip ülke olarak öne çıkıyor.

Ve son olarak da Türkiye Asya, Avrupa ve Afrika'nın kesişim noktasında küresel pazarlara erişim bir ülke bir ekonomi. Bu sebeple önümüzdeki yıllarda da yatırımların hızla artarak devam edeceğini öngörüyoruz" dedi.