Emrah Öner

Birincisi, eğer siz takımınızda Valbuena’nın oynamasını istiyorsanız, bütün hafta “Valbuena oynamamalı, Valbuena oynamamalı” diye Hoca’ya kamuoyu yapmanız lazım. Hoca kesin Valbuena’yı koyacaktır. Mesela, canınız Soldado mı istiyor. Hemen diyeceksiniz Hoca’ya, “Hocam Soldado ne kötü di mi ne vasat” Soldado hoooop ilk 11’de. Siz hala Aykut Hoca’yı tanımadınız. Onun damarına basmayacaksınız. Onu kızdırmayacaksınız. İşine karışmayacaksınız. Siz karıştığınız için oynamıyorlar. Siz karıştığınız için İsmail oynuyor. Siz konuştuğunuz için Atıf oynuyor. Siz karıştığınız için forvet almıyor. Siz karıştığınız için hücum oynamıyor.

Gelelim maça. Fenerbahçe’de zaten kadro diye bir şey yok, bu hafta bir de sakatlıklar bel büktü. Bu yüzden ilk 11 seçimine çok kızamıyorum. Ama İsmail’i oynatıp, Valbuena’yı oynatmamak kesinlikle kişiselleştirmedir. Tıpkı Alex’de olduğu gibi. Bu yüzden Fenerbahçe kan kaybetmiştir ve kaybedecektir. Nasıl Aykut Hoca “Bu sene çok bireysel hata yaptık” diyorsa, kendi de bu şekilde çok bireysel hata yapmıştır.

Maçın ilk yarısı klasik 0-0 Fenerbahçesi idi. Hakem dahil herkes 0-0’a razıydı. Hakem kimseyi atmama gerek var mı, başıma bela mı alayım ile maç yönetiyordu. Ta ki 58. Dakika Burak’ın klasik golüne kadar. Abdülkadir’in asisti enfesti. 1-0 olunca tabi ki Valbuena-Soldado oyuna girdi. Sonra Kanarya yüklendi. De Souza 1-1 olsun bari dedi. Bize de sezon sonuna kadar Fenerbahçe maçlarını Malbuena gibi seyretmek kaldı.

Son olarak da biraz kongreye değinelim. Ali Başkan, kibar konuşursan, kibar davranırsan seçimi kaybedersin. İşler daha da çirkinleşecek, bilgin olsun.