İstanbul seçiminin düşündürdükleri

Cumhuriyet tarihinde ilk defa bir şehrin mahalli seçimi, ülke genelinde bir genel seçim gibi ilgiyle takip edilmiştir. 

İstanbul’a ikamet eden, ancak şu veya bu nedenle İstanbul dışında bulunanlar, 23 Haziran günü İstanbul’a geldiler, oylarını kullandılar ve gittiler. 

31 Mart günü yapılan seçimlere şayia karıştığı için YSK İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenmesine karar vermişti. 

23 Haziran 2019 tarihinde yenilenen seçimde CHP adayı Sayın Ekrem İmamoğlu oyların  %54’ünü alarak, Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. 

Bu seçimde kazanan da, kaybeden de gelecek açısından, demokrasi ahlakı açısından, milli iradenin kaynağı olan seçmen açısından dersler çıkarmalıdır. 

Tam 25 yıldır İstanbul’u yöneten siyasal kadro, bu meseleyi çok ciddi şekilde masaya yatırmalı ve doğru analiz yapmalıdır. 

AK Parti’nin yönetim kadrolarında bulunan, milletvekili olanların hazırlayacakları raporlar, hiçbir zaman gerçeği yansıtmayacaktır… Yönetici raportörler, teknik detaylara boğdukları bu tür raporlarda, gerçeği alt-üst ederek, gerçekleri saklamak açısından son derece mahirdirler. 

Yine bu tür raporları hazırlama işlerini profesyonel şirketlere de havale etmemelidirler… 

Mesele, kesinlikle  İstanbul seçimlerine, adayın özelliklerine, seçmenin tutum ve davranışlarına hapsedilerek izah edilmemeli!.. 

Seçmen bu seçimde kim bu şehri daha iyi yönetir sorusuna cevap arayarak oy kullanmadı. Kim kazanmasın psikolojisiyle oy kullandı!.. 

Erzincan, Bayburt, Çorum, Amasya, Çankırı, Tokat, Kastamonu… seçimlerinin mesajlarını doğru anlamayanların aklından şüphe etmek gerekir. 

Yine Ağrı, Şırnak, Artuklu (Mardin) seçimlerini doğru analiz edemeyenler, bu ülkede siyaset yapıyorlarsa, yapmaya devam ederlerse, demokrasimiz açısından cenaze namazına tekabül etmesi gerekir!.. 

Sayın Cumhurbaşkanı beklesin, bir rapor da ben yazıp göndereceğim!