Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Tükeniyoruz!

2000’li yılların başında hemen hemen her fırsatta, “Hızlı yaşıyoruz, hızlı tüketiyoruz, hızla da tükeniyoruz“ dediğimde, dengemizi bu kadar tez zamanda kaybedip, sendeleyip düşeceğimizi tahmin etmemiştim!
Çok  gezen, çok şeylere şahit olan biri olarak neleri göremediğimi de fark edince aklım, mantığım duruveriyor!
Dün, Sultan II. Abdülhamid Han’ın ölümünün 102. seneyi devriyesiydi! Bu vesileyle, öğle saatlerinde merhum Hakan’ın yaptırdığı 619 okuldan birisi olan Kabataş Erkek Lisesi’nde, Hakan’ın hayatını anlatan, “Usta” isimli tiyatro oyunumuzu oynadık.
Oyun öncesi okula vardığımızda haliyle, okulun herhangi bir yerinde merhumla alakalı bir emare, bir bilgi aradı gözlerim!
İnanır mısınız, 1909’da yani tahtan indirilip Selanik’e sürgüne yollanmasından kısa süre öncesinde yaptırdığı okulda, merhum Hakan ile ilgili bir tek bilgi bulamadım!
Sonradan  öğrendim ki, 10 Şubat’ta yani dün, bizim “Usta” oyunumuz, 102 yıllık Kabataş Erkek Lisesi’nde merhum Sultan II. Abdülhamid Han ile alakalı ilk faaliyet olmuş!
Böyle bir ilke vesile olduğuma mı sevineyim, yoksa okulda merhum Hakan ile alakalı bir tek bilgi olmamasına, 102 yıldır bu okulda merhum Hakan ile alakalı bir tek faaliyet yapılmamasına mı yanayım, bilemedim!
Oyun esnasında gencecik çocuklarımızın, okullarının kurucusuyla alakalı her bir tiratta akıttıkları gözyaşlarına mı  kahrolayım, bilemedim!
Oyun çıkışında, İdlib’den beş şehit haberi geldi!
Nefesim daraldı, başımı göğe kaldırdığımda, gözlerim dalgalanan Al Bayrağımızda takılı kaldı!
Dalgalanan bayrağımızın güzelliği, rüzgarın varlık sebebi, Al Bayrağımızı dalgalandırmak mı acaba, diye düşündürdü bir an, şehitlerimize rahmetle gözyaşlarım aktı gitti..!
Çevremi saran çocuklar, “Ağabey ne oldu? Neyiniz var?” diye sorduklarında hiçbir şey diyemedim..!
Ne diyebilirdim ki, “İdlib’den beş Kınalı Kuzumuzun şehit olduğu haberi geldi” desem, sormazlar mıydı, “Ağabey, İdlib nere?”!
Nasıl anlatılır ki?
Okudukları okulun önce Aşiret Mektebi olarak yapıldığını da, bir tek bilgisini bile yaptırdığı okuluna koymadığımız merhum Sultan II. Abdülhamid Han’ı da anlatamamışken, bu gençlere şimdi, İdlib’i nasıl anlatacaktım?
Trump ve Netanyahu sözde asrın projesini,  “Barış projesi” ni de açıkladı ya..!
Sorarım şimdi size, Sultan II. Abdülhamid Han’ı anlatamadığımız nesillere bu projenin ne anlama geldiğini nasıl anlatacağız?
Farkında mısınız?
Tükeniyoruz!
En acısı da, biz bizi tüketiyoruz!