Prof. Dr. Nurettin Lüleci

Prof. Dr. Nurettin Lüleci

[email protected]

Biyoenerjiyle alternatif tedavi

Depresyon gibi psikolojik sorunlar başta olmak üzere tansiyon, safra kesesi, kalp, diyabet ve karaciğer gibi bir çok hastalığa çare olan 'biyoenerji' uzman ellerde yapıldığında olumlu sonuçlar doğuruyor. 

Bu hafta sizlere normal tıp eğitiminde öğretilmeyen ama binlerce insanın merak ettiği ve ilgisini çeken bir konudan, biyoenerjiden bahsedeceğiz. Hekimlere sorulduğunda da biyoenerji terapisi hakkında maalesef tatmin edici bir cevap alınamamaktadır. Bu bağlamda bilimsel ve tıbbi bilgilerimizi de katarak Alfa Biyoenerji Terapisti sayın İnci Kadak’la birlikte bu yazıyı hazırladık. 

VÜCUTTAKİ ETKİSİ 

Biyoenerji, evrensel yaşam enerjisi anlamına gelmektedir. Vücuda pozitif enerjinin aktarılması negatif enerjinin çekilmesi esasına dayanır. Aslında biyoenerji, herkeste bulunan bir enerjidir ancak bu enerjinin başkalarına aktarılması uzun yıllar süren bir eğitimi gerektiren, deneyimli terapistlerin, kendisine doğuştan bu yeteneğin bahşedildiği kişilerin yapabileceği bir uygulamadır. Biyoenerji uygulayan terapiste “Biyoenerjist” denilmektedir. Canlı cansız tüm varlıkların bünyesinde ve çevresinde frekanslar mevcut olup şifacıların yetenek ve algılarıyla yüzyıllardır bilinmekte olan bu alanlar, etkilenmeye, düzeltilmeye çalışılmaktadır. Günümüz teknolojisi bu enerji yoğunluklarını tespit etmekte zorlanmamaktadır. Terapi işin içine girince, biyoenerji terapisi canlılar üzerinde uygulanan yaşama dönük, sağlık ve canlılık akımıdır diyebiliriz. Uygulandığında ruhsal ve bedensel mutlulukla sonuçlanan bir terapidir. 

RUHSAL VE FİZİKSEL SORUNLAR

Biyoenerji, frekanslar ve enerjik dalgalar halinde devamlılığı olan döngüsel bir hayat akımıdır. Evreninde yer alan tüm unsurların hayat hareketlerinin sağlıklı bir şekilde devam etmesi, bu akımın dengede sürdürülmesine bağlıdır. Bir atomun elektronlarının çekirdek etrafındaki yörüngelerindeki hareketleri de aynı mantıkla izah etmek doğru olur. Yörüngesinden sapmış bir elektronun ne denli tehlikeler oluşturacağını bilmek rahatsız edici bir durumdur. İşte canlılar aleminde de normal dengesi bozulmuş bir enerji döngüsünün ruhsal ve fiziksel rahatsızlıklara yol açması da gayet doğal bir beklentidir. Günümüzde özellikle Amerika’da 30 bin biyoenerji uzmanı bulunmaktadır. Bunların çoğunun ameliyat öncesi, ameliyat sırası ve sonrasında tıp doktorlarıyla birlikte çalıştıklarını Prof. Dr. Mehmet Öz’ün “Şifayı Yüreğinde Ara” kitabından öğrenmiş bulunmaktayız. 

ÇAKRALAR VE HASTALIKLARLA BAĞLANTILARI

1- Kök çakrası

Kuyruk sokumu ve üreme organları civarındadır. Tıkanması durumunda cinsel organlar ve böbreküstü bezleri etkilenir. Fiziksel anlamda diz, bacak sorunlarına, bağırsak problemlerine, psikolojik olarak da korku, kibir ve güven eksikliğine neden olur. 

2- Alt karın çakrası

Göbeğin alt kısmındadır. Tıkanması durumunda karaciğer, dalak, bağırsaklar, böbrekler ve cinsel salgı bezleri etkilenir. Alt sırt bölgesi ağrıları, diyabet, apandisit, psikolojik anlamda tiryakilik, paranoya, kıskançlığa sebep olur. 

3- Boğaz çakrası 

Boğazın ortasındadır. Tıkanması durumunda boğaz ve tiroit bezleri etkilenir. Fiziksel anlamda bronşit, tiroit, duyma sorunları, psikolojik anlamda duygusuzluk, değişkenlik, gücü kötüye kullanma gibi sorunlara sebep olur. 

4- Alın çakrası 

İki kaşın ortasındadır. Tıkanması durumunda gözler, beyin ve hipofiz bezi etkilenir. Fiziksel anlamda parkinson, felç, beyin tümörleri, psikolojik anlamda dengesizlik, kararsızlık, hayal kırıklığı gibi sorunlara sebep olur. 

5- Taç çakrası 

Kafatasının en üst noktasındadır. Tıkanması durumunda beyin, sinir sistemi ve epifiz bezi etkilenir. Gelişim bozukluğu, sinirsel rahatsızlıklar, psikolojik olarak da depresyon, kafa karışıklığı ve sıkıntıya sebep olur. 

6- Kalp çakrası 

Kalp civarındadır. Tıkanması durumunda akciğer ve kalp fonksiyonlarını ve timüs bezini etkiler. Akciğer ve kalp rahatsızlıklarına, yüksek tansiyon, alerji, psikolojik  anlamda keder, nefret, sevgi yetersizliği, sevgi alışverişinde güçlük çekme sorunlarına sebep olur.

7- Göbek çakrası 

Göbeğin iki parmak üstündedir. Tıkanması durumunda dalak, karaciğer, safra kesesi ve pankreas etkilenir. Fiziksel anlamda ülser, kolon ve bağırsak sorunları, kolit, safra taşları, psikolojik anlamda kızgınlık, mükemmeliyetçilik ve aşağılık kompleksine sebep olur.

Enerji frekansları

Biyoenerji terapisi, bedene biyoenerjik enerji frekanslarının yansıtılması, aktarılması suretiyle  insan bedeninin yeniden dengeye oturtulması metodudur. Enerji şifası insan vücudunda bulunan tüm hücreleri canlandırarak, daha aktif bir duruma gelmesi için yapılan aynı zamanda ruhsal ve fiziksel olarak güçlendiren bir terapi yöntemidir. Tıbbı tedavilerin yerine geçecek alternatif bir uygulama olmayıp aksine ruhsal ve bedensel hastalıklarda tedaviye katkı sağlayan bir yöntemdir. Canlılardaki biyoenerjik hayat akımı ve enerji bedenleri, artık bilimsel olarak özel termal kameralarla ölçülebilmektedir. Canlı nesnelerden yayılan biyolojik ışınımlar bu yüzyılın başında Kirlian tarafından tespit edilmiş olup literatürde yerini almıştır. 

Alfa biyoenerji nedir?

Alfa Biyoenerji tekniği, Orta Asya kökenli olup Rus, Kaman, Çin ve kadim  biyoenerji tekniklerini de içinde barındırmaktadır. Alfa Biyoenerji, kişinin fiziksel-zihinsel-ruhsal ve enerjetik tüm yönlerine etkili olduğundan, enerji aktarımında gerek biyoenerji terapisti ve gerekse terapiyi gören kişi alfa moduna direkt olarak kendiliğinden geçmektedir. Enerji bir araçtır. İnsan üstünde etkili olanın enerjinin içinde barındırdığı kozmik bilgi akışı ve titreşim şeklidir. İnsan bedeninin doğal titreşim düzeyi saniyede ortalama 300 titreşimdir. Alfa düzeyindeki şifacının şifa titreşim düzeyi 500 titreşimle başlar ve gittikçe artar. 

ÇAKRALAR BLOKE OLUR

Çakralar vücut enerji sisteminin odak bölgeleridir. Her biri vücudumuzdaki belli bölüm ve sistemlerle irtibatlıdır. Eğer çakralar bloke olmuş veya zarar görmüş ise vücutta bağlı bulunduğu bölümler bundan etkilenerek enerjiyi alamazlar. Enerji döngüsü bozulmuş ise çakraların bağlı olduğu organlarda rahatsızlıklar oluşur. Vücudun nasıl bir kan dolaşımı varsa ve bunu damarlar yapıyorsa bir de can dolaşımı vardır ve bunu da çakralar yapar.