Osman Korkmazel

Galatasaray’da 65-70’den sonra belirginleşen rakibe karşı koyma, dayanıklılık, güç yetersizliğini kısacası, ‘Mukavemet’ i; İtalyan kondisyoner Alberto Bartali’nin gelişiyle giderek yükselttiğini hafta içi Boluspor kupa maçında, yedek ağırlıklı takımda görmüştük. Dün akşama göz gezdirdiğimde Sergen Yalçınla çıkışa geçen, atletik oyuncuları çoğunlukta olan Alanyaspor önünde Sarı Kırmızılılar, dinlenmiş oyuncularla sahada olmasına karşın, mukavemeti bir tık değil, 2 tık düşürdüler. Özellikle ilk yarıda oturmuş takım hüviyetini net bir şekilde gösteren Sergin’in takımı, önde baskı ve sağ-sol kenar ortalarla; Muslera^yı ve öndeki 4 savunmayı fazlaca rahatsız ettiler. Alper Ulusoy tam ilk yarıya nokta koyacaktı ki; D.Campos’un attığı enfes (Muslera yanlış yerdeydi) bir gole soyunma odasına keyifli gittiler. Buna karşın Fatih Terim yine bir sürpriz yapıp, yeni oyuncular Kostas Mitroglau’yu santrfora, Luyindama’yı da sağ stopere Marcao’nun yanına yerleştirdi. Standard Liege’de banko oynayan Luyındama, ilk yarı boyunca iyi bir performans gösterirken; Marsilya’da fazla yer bulamayan Mitroglou, 45 dakika boyunca (55’de değil 2. devre başı girmeliydi) yokları oynadı. Zaten Galatasaray’ın ilk yarı silik gözükmesinde baş neden o olurken, orta merkezin çok top kaptırması ve 3 bölgeye katkıda bulunmaması ayrı bir olumsuzluktu… İkinci bölümde mukavemetini her bölgede arttıran Galatasaray, Feghouli ile golü çabuk buldu ama Sinan’ın girmesine karşın, gol sahasında yine silik kalıyordu. Alanyaspor’da baskın futbolunu 70 den sonra kısınca, golcüsü de ortalıkta görünmeyince futbol iyice durağanlaştı ve ortaya atanın kazanacağı bir oyun tarzı çıktı. Çıktı da iki takımda da ara ki golcü bulasın…