Prof. Dr. Nurettin Lüleci

Prof. Dr. Nurettin Lüleci

[email protected]

İnatçı ağrılara son veren pil 

Dünyadaki uygulamalara paralel olarak, ülkemizde de uygulanan ağrı tedavilerinin gelişmesi, çeşitlenmesi ve halkımıza bu hizmetlerin sunulması gittikçe yaygınlaşan bir hal almıştır. Özellikle geçmeyen ağrıların tedavileriyle ilgilenen Algoloji doktorları en son yenilikleri ve uygulamaları da tedavi protokollerine katmaya başlamışlardır. 

YAŞAM KALİTESİ YÜKSELİR

Geçmeyen ağrıların ne menem bir şey olduğu, insanın yaşam kalitesini bozmasının yanında, sinir sistemini altüst ettiği ve gittikçe içinden çıkılmaz psikolojik rahatsızlıklara neden olduğu bilinmektedir. Ağrı tedavisindeki uğraşların çoğu bu onulmaz durumların normale getirilmesi, yaşam kalitesinin yükseltilmesi, ağrıların azaltılması, fonksiyonların tekrar sağlıklı bir şekilde kazanılması içindir. Geçmeyen ağrılar fevkalade rahatsız edici bir durumdur. Aslında geçmeyen ağrıların tedavisi sadece ağrı uzmanlarını değil diğer birçok branş hekimlerinin de işin içine girebildiği çok karmaşık bir süreçtir. Evet, geçmeyen ağrıların tedavisi güçtür ama olumlu sonuçlar alınırsa, hem hasta hem de çevresi oldukça rahatlamaktadır. Ağrı tedavisi, teknoloji ve bilginin tedavi alanlarına yansıdığı önemli dallardan birisidir. Girişimsel ağrı tedavisi, ilaç ve fizik tedavi yöntemlerinin fayda vermediği bir zamanda devreye giren ileri tedavi yöntemleridir. 

İMDADA YETİŞİYOR

Bu girişimsel ağrı tedavilerinde teknolojik olanaklardan maksimum oranda yararlanmak mümkündür. İleri boyuttaki ağrılarda insan vücuduna kalıcı veya geçici bazı cihazlar takılarak ağrılardan kurtulmak artık mümkün hale gelmiştir. Bu teknikler her ne kadar maliyeti oldukça yüksek uygulamalar olsa da, sonuçta dayanılmaz ağrılardan kurtulmak gibi ulvi bir amaç olarak görülmektedir. Ağrı pili uygulaması da bu bağlamda artık umudu kalmamış hastaların imdadına yetişmektedir. Bu yazımızda ağrı pilinin hangi hastalıklarda tercih edildiği, nasıl uygulandığı ve sonuçları üzerinde sizleri bilgilendirmeye çalışacağız. 

VÜCUDA NASIL TAKILIR?

Ağrı pili takılmadan önce hastayı çok detaylı bir şekilde bilgilendirmek ve onayını almak zorunludur. Hasta kan sulandırıcı kullanmamalıdır. Kullanıyorsa kesmelidir. Tedbir olarak işlemden önce hastanın en az 4 saat kadar aç olması tercih edilir. Bazı hastalara sedasyon dediğimiz kendini rahat hissettiren ilaçlar verilebilir. 

NARKOZA GEREK YOK

Eğer hastaya bu tür bir sedasyon uygulanmış ise tek başına değil de refakatçi eşliğinde evine gönderilir.Girişimsel ağrı tedavileri genellikle neştersiz ve narkozsuz dediğimiz ama ameliyathane koşullarında uygulanan girişimlerdir. Ağrı pilleri de aynı prensiplerde uygulanır. İşlemlerin genellikle lokal anestezi ve hareketli röntgen cihazları (skopi, floroskopi, anjio cihazları) eşliğinde uygulanır. İşlem sırasında hastanın uyanık olması tercih edilir. Ancak yatıştırıcı bazı hafif ilaçlar verilebilir. 

ELEKTROTLAR YERLEŞTİRİLİR

Pil takılırken hastaya verilen uyarıların nerede ve nasıl hissedildiğini sormak gerekebilir. Pilin omurganın hangi bölgesine yerleştirileceği, hastanın ağrısının bulunduğu bölgeye göre değişir. Ağrının en yoğun hissedilen bölge sinirlerinin merkezine pilin elektrotları yerleştirilir. Deneme süreci başarılı olursa ,pil programlanarak kalıcı hale getirilir. Pilin jeneratörü cilt altına görülmeyecek şekilde yerleştirilir. Hasta ağrısız bir yaşama merhaba der. Deneyimli ellerde işlemin (normal riskler dışında) herhangi bir riski bulunmamaktadır. Uygulama olarak dışarıdan, ciltten yapılan uygulamalar, ön planda olmakla beraber herhangi bir anatomik zorluk ya da mani olacak bir rahatsızlık varsa, piller cerrahi girişimle de takılabilmektedir. 

ENFEKSİYON VARSA OLMAZ

Tüm girişimsel yöntemlerde olduğu gibi vücutta genel bir enfeksiyon ve kanama bozukluğu olanlarda uygulanmaz. Ayrıca hastanın psikolojik yapısı uygun değilse uygulanması doğru değildir. 

OMURİLİK PİLİ OLARAK BİLİNİYOR 

Ağrı pili, omurilik pili olarak da adlandırılmaktadır. Bildiğiniz gibi omurilik kafa tabanından başlayıp kuyruk sokumuna kadar uzanan anatomik bir oluşumdur. Kişiden kişiye değişimler gösterse de, bir parmak kalınlığı çapındaki kanalın içinde fevkalade korunaklı bir olukta yer almaktadır. Bu kanalın çevresinde yer alan anatomik oluşumların hepsine, omurilikten sinirler çıkarak dağılmaktadır. 

ZARARLI UYARANLAR

Vücuda bir uyaran geldiğinde en uç noktalara kadar dağılan sinirler, bu uyaranı alarak önce omuriliğe, oradan da beyne iletilmektedir. Zararlı uyaranların bir kısmı daha beyne ulaşmadan bazı süzgeçler tarafından elenerek ayıklanır ve gerekli olan rahatsız edici, risk oluşturucu sinyaller beyne kadar ulaştırılır. Hemen her uyaran beyne iletilmez. Eğer ağrı veya ağrılı bir uyaran gelirse, omurilik bunun üstesinden gelmek için elinden gelen çabayı göstererek tedbirini alır. 

KONTROL MEKANİZMASI

Bu mekanizma, tıbbi anlamda kapı kontrol mekanizması olarak da bilinir ve bu mekanizmanın devreye girmesiyle ağrılı uyaranlar bloke edilir yani kapılar ağrıya kapatılır. Eğer bir ağrılı uyaran beklenenden daha şiddetli ise artık bu kapı da görevini yapamamakta ve mecburen kapıyı açmaktadır. Bu mekanizmadan hareketle ağrı pilleri üretilmiş ve geçmeyen ağrıları olan birçok hasta için umut kapısı olmuştur. Bu yöntem, normal ağrı tedavilerinden yarar görmeyen hastalara uygulanmaktadır. 

HANGİ HASTALARA UYGULANIR? 

Ağrı pili takılmasına karar vermeden önce hastanın fizik muayenesi, kullandığı ilaçlar, ağrılarının durumu ve ameliyatlar gibi önceki tüm süreçler gözden geçirilmelidir. Kronik ağrılı durumlarda hastanın duygusal problemleri olduğu için, psikolog başarılı bir sonucun olasılığını en üst düzeye çıkarmak için durumunuzu değerlendirmelidir. 

ÜÇ AYDA GEÇMEZSE!

Bu tür hastalarda genellikle üzerinden 3 ay geçmesine rağmen bir türlü geçmeyen ağrılar vardır. Diğer yandan tipik olarak bir veya daha fazla spinal ameliyat geçirmişlerdir.Omurga hastalarının yaklaşık yüzde 80'i cerrahi olmayan tedaviyle iyileşebilir. Fakat fizik tedavi, ilaçlar ve spinal enjeksiyonlar gibi girişimsel yöntemlerden yanıt alınamayan ya da ameliyat olmasına rağmen ağrıları geçmeyen hastalara, kronik bel ağrısı, kesilmiş güdük ağrısı ve karmaşık bölgesel ağrı sendromu da dahil olmak üzere bir çok hastaya her yıl ağrı pili takılmaktadır. 

 ELEKTRİKSEL UYARI GÖNDERİR

Tıbbi olarak SCS (spinal cord stimülation) denilen omurilik uyarımı sağlar. Kalp pillerine benzer bir mekanizmayla çalışan ağrı pilleri, bir anlamda elektriksel uyarı oluşturarak, ağrı sinyallerinin omuriliğe girmesini veya oradan beyne ulaşmasını engellemekte ve böylece hastalar artık ağrı duymamaktadır. Omurilik bölgesine yerleştirilen bu piller sayesinde sürekli uyarılar gönderilerek, ağrı sinyallerinin omurilik ve beynin ağrıyı algılaması engellenmektedir. Bu piller, her hastaya takılmadığı gibi geçmeyen ağrısı bulunanlara da omurilik çevresine elektrot dediğimiz ince kablolar yerleştirilmekte ve bir deneme süreci yaşanmaktadır. Yani ağrı pillerinin hastanın ağrılarını geçirip geçirmediğinin anlaşılması için, bir zamana ihtiyaç duyulmaktadır. Geçici ağrı pili takılan hastaların ağrılarında en az yüzde 50 azalma oluşursa, o zaman kalıcı halde takılmasına karar verilmektedir. Deneme süresi başarılı olursa dışarıdan kontrol edilen, programlanan bu pillerin ana gövdesi cilt altına gizlenmekte ve artık orada yumuşak elektriksel sinyalleri sürekli üreterek bir anlamda beyni yanıltmakta, hastaların ağrı duymaları engellenmektedir. 

Yöntemin başarılı olabilmesi için hasta seçimi çok önemlidir. Ağrı şikayetleri çok sık ve şiddetli olmalı, diğer tedavi yöntemlerinden yeterli yanıt alınamamış olmalıdır. Özellikle;

-Omurilik zedelenmesine bağlı ağrılar

-Bel ya da boyun bölgesinde ameliyat sonrası oluşan yapışıklıklara (fibrozise) bağlı sinir kökü basıları

-Kol ve bacak kesilmesi (ampütasyon) sonucu ortaya çıkan fantom (hayalet) ağrısı,

-Şeker hastalığı gibi nedenlerle ortaya çıkan periferik nöropati ağrısı,

-Dolaşım yetmezliği nedeniyle oluşan periferik damar hastalıklarına bağlı ağrılarda tercih edilmelidir.