Osman Korkmazel

GALATASARAY’DAKİ kaos ortamı, son dönemde içinden çıkılmaz bir duruma doğru hızlı adımlarla ilerliyor. Formsuzluk, müzmin sakatlıklar, son Schalke maçında bireysel hataların giderek yükselmesi; en önemlisi de derbiden çıkan cezaların çokluğu ve bu cezalardan nasibini 8 maçla Fatih Terim’in alması. Bu kadar dert ve moralsizlik Kayserispor deplasmanına ne kadar yansıyacak az sonra göreceğiz. Doğrusu ya, Kayserispor’un da Galatasaray’dan geri kalır yanı yok. Onlarda derin sıkıntı, düşme hattına göz kırpar olmaları… İşte Galatasaray’da gün için en büyük yokluk, orta merkezin yarım adam Selçuk’a teslim edilmesiydi. Gerçi 3-5-2’i sistemine dönülmüştü mecburen ama kaptanın iki yanındaki Belhanda - Feghouli önde oynamayı fazla benimsediklerinden, rakibe baskıda ve geri dönüşlerde de gecikme yapınca Kayserispor, ilk 13 dakika çok gözüktü Galatasaray ceza sahasında. Nitekim, Mariano’da önde kalınca Bilal hızlı aktı, ortasına Umut düzgün vursa öne geçeceklerdi. Bu bölümden sonra oyunda dengeyi kurdu Galatasaray ve bir hızlı çıkışta Feghouli aklı, Onyekuru becerili şık bir gol attı. Ama ev sahibi hücuma yönelmede ısrarcıydı. Golü bulmak için çok yüklenip, fırsat yakalasalar da tabelayı değiştiremediler. Galatasaray’da çift santrforSinan-Onyekuru’nun nihayet topsuz koşulara başlaması orta merkezi rahatlatırken, kenarlardan bindirmeler çoğaldı. 55’de Mariano’nun kenar uzun pasına Sinan’ın aşırtma vuruşu golle neticelense Kayserispor’un gardı düşebilirdi. Ertuğrul sağlam baktı olmayacak kenardan Bilal’ın bölgesinden oynayın diye bağırıyordu. Ümit Davala görmüyor mu, soldan gelip tehlike oluşturuyorlar işte kardeşim; üst üste 2 gol pozisyonuna girdiler. Çözümü Mariano buldu ve öne çıkmamaya başladı.74’de Onyekuru’nun kendine has golü gelmese Galatasaray korku tüneline girecekti ki, Ömer Bayram 3’leyince rahat bir nefes aldılar. Bu kadar yoklukta ve 3 puanın gelmesinde sistemin rolü var da cezalar bitene dek; bu düzenin üzerinde çok ama çok çalışmak lazım