Osman Korkmazel

Şampiyonlar Ligi D Grubunda şanslar eşit gibi gözükse de, Fatih Terim dertli; 25 değil de 21 kişilik kadroya sahip olmayı ve haliyle 4 oyuncu eksikliğini büyük dezavantaj olarak görüyor. Dün akşamki kadrosunda ise 2 değişiklik göze çarptı. Belhanda Avrupa arenası deneyimi var kabul görür de, Donk’un stopere soyunması doğrumu? Tartışılır. Yuri Semin’in  L..Moskova’sı, Rusya Premier Ligi’ne bu yıl iyi başlamasa da ( 7. haftada 9 puanla 10’cu sırada) çok kaliteli kadrosu var. Cezalı golcüleri Smolov dışında bilindik 11’yle sahadaydılar. Muhteşem taraftar yine sahnedeydi. Verdiler coşkuyu takımlarına verdiler, bu coşku 9. dk da golü de beraberinde getirdi. Rodrigues, kendine has hareketleriyle soldan içeri girip öyle bir vurdu ki; Guilherme’nin yapacağı bir şey yoktu. L.Moskova 20’de kalemizi yokladı ama tesirsiz bir girişimdi. Ancak 2. Bölgeyi 23-43 dakikalar arası L.Moskova’ya teslim ettik. Eğer 40 da kornerden gelen topa Farfan kafayı biraz aşağıdan vursa, işimiz çok zora girerdi 2. Yarıda. Bu arada Belhanda’dan söz etmeliyim, hücuma çıktığımızda 2 defa üst üste çalım sevdasından top kaptırması inanılır gibi değildi. Fatih Terim, çıldırdı kenardan; devre arası soyunma odasında kesin fırçayı atmıştır ona. Biraz ürküttüler bizi 2.yarıda ama imdada coşkulu taraftar yetişti. Yetişti de, oyunda kontrolü sağlı yamıyorduk. Baskıyı 54’den sonra kırabildik. Ndiaye’nin bazukası sarstı L. Moskova’yı. Ardından hızlı hücum geliştirdik, Emre ceza sahasına dalarken indirildi. Frikiği Eren alt doksana takmaz mı! Kendimize gelmiştik artık. Maicon’un girmesi iyi bir değişimdi. Savunmayı 3’lü stopere döndürerek 5’ledik. Amaç gol yememekti. Kontra çıkışlar ile fırsatlarda yakaladık. İş müthiş taraftara kalmıştı. Hep destek, tam destek ve de inanılmaz uğultuyla  L.Moskova’yı, 3 golle evlerine uğurladılar. Bir büyük alkış da Devler Ligine 3 puanla başlayan futbolculara ve de emeği geçenlere…