Atina ve Fransa neden bu adımları atıyor?

Son dönemlerde hem Rum hem de Atina yönetiminin tansiyonu yükseltme çabalarını iyiden iyiye arttırmasıyla ilgili konuşan Doç. Dr. İsmail Şahin, "Yunanistan Fransa'nın işine gelecek şekilde davranıyor. Fransa Yunanistan'ın kartvizitiyle Doğu Akdeniz'de bir takım gerginlikleri çıkartarak, Türkiye'nin Afrika'da varlık kurmasının önüne geçmeyi hesaplıyor" ifadesinde bulundu.

Haberin Eklenme Tarihi: 4.10.2021 15:30:00 - Güncelleme Tarihi: 4.10.2021 15:41:00
ABONE OL

Doç. Dr. İsmail Şahin, "Yunanistan Fransa'nın işine gelecek şekilde davranıyor. Fransa Yunanistan'ın kartvizitiyle Doğu Akdeniz'de bir takım gerginlikleri çıkartarak, Türkiye'nin Afrika'da varlık kurmasının önüne geçmeyi hesaplıyor" dedi.

Hem Rum hem Atina yönetimi tansiyonu yükseltme çabalarını iyiden iyide artırdı. Peki, Fransa, Atina ve Rum yönetimi neden bu adımları atıyor? Amaçları nedir?

TRT Haber'de yer alan habere göre Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Şahin, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin yeni provokasyonunu değerlendirdi

Yunanistan'ın aslında ne yaptığını kendilerinin de çok fazla bilmediğini söyleyen Şahin, attıkları adımlarla çıkarttıkları gerginliklerin yararlarına olmayacağını vurguladı. Fransa'nın işine gelecek şekilde tavır takındığına değindi.

"Şöyle bir baktığımız zaman Fransa'nın maşası durumuna gelmiş bir Yunanistan görüyoruz. Fransa açısından Yunanistan kıymetli bir ülke. Çünkü Doğu Akdeniz'de önemli bir jeopolitik bir konuma sahip. Eğer Türkiye gibi Afrika'da açılımları olan, 2005 yılından itibaren Afrika'da önemli merhaleler katmış bir ülkeyi durdurmak için Yunanistan bu noktada Fransa'nın işine gelecek şekilde davranıyor.

"KENDİNİ TÜRKİYE'NİN KARŞISINDA DENGELEDİĞİNİ ZANNEDEN BİR ATİNA VAR"

Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in geçtiğimiz günlerde Türkiye'de silah yarışına girmeyeceğini söylediğini hatırlatan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:

Buna karşın karşı tarafta bölgesel ittifaklar kurmaya çalışan Amerika'dan Fransa'dan silahlar üstün donanımlı savaş malzemeleri satın alarak, kendini Türkiye'nin karşısında dengelediğini zanneden bir Atina söz konusu. Bu aslında Atina açısından oldukça olumsuz bir gelişme."

Atina'nın bu gerginliği çıkarmasının nedenlerinden birisi olarak da adalarda yaşayan Yunan halkının Türkiye'ye yönelik entegrasyonunu baltalamak olduğunu söyleyen Doç. Dr. İsmail Şahin şöyle konuştu:

1960'lı yıllarda Yunanistan'ın nüfusu 8 milyon civarındayken, bugünlerde 10 buçuk milyon civarında olduğunu görüyoruz. Türkiye'ye baktığımızda nüfusun 1960'larda 20 milyonlardan 85 milyonlara geldiğini görüyoruz. Bir taraftan nüfus aşağı yukarı 2 buçuk milyon artarken, diğer taraftan 65 milyonluk bir büyüyen bir nüfusu görüyoruz. Ve bu artış ekonomik, teknolojik ve askeri gelişmelerle desteklendiğinde Yunanistan'da ciddi bir korkuya, kaygıya ve endişeye yol açtığını görebiliyoruz.

İşte bu ortam içerisinde Yunanistan, Avrupa Birliği'nden ve ABD'den umduğu Türkiye karşıtı desteği bulamayınca bölgesel ittifaklar yoluyla kendisini biraz daha askeri açıdan güvene almak istiyor ki bu da tutarsız, geçersiz bir önlem olacağı yakında rahatlıkla görülecektir."