"Masa başında üretilmiş haritaları kabul mu edeceğiz?"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye olarak uluslararası hukuka saygılı olduklarını belirterek, 'Haklarımızı korumaktan da çekinmiyoruz. Bizim burada karşı olduğumuz şey, uluslararası hukuku bahane ederek bize dayatılmaya çalışılan çifte standart. Şimdi Doğu Akdeniz'de haklarımızı korumayacak mıyız? Masa başında üretilmiş haritaları kabul mu edeceğiz? Yanı başımızda kurulmaya çalışılan terör koridoruna karşılık vermeyecek ve seyirci mi kalacağız? Elbette seyirci kalmamız mümkün değil. Bu konuda uluslararası hukuk çerçevesinde gerekeni yaptık, yapmaktan da çekinmeyeceğiz' dedi.

Haberin Eklenme Tarihi: 5.10.2021 14:20:00 - Güncelleme Tarihi: 5.10.2021 14:20:00
ABONE OL

Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye olarak uluslararası hukuka saygılı olduklarını belirterek, "Haklarımızı korumaktan da çekinmiyoruz. Bizim burada karşı olduğumuz şey, uluslararası hukuku bahane ederek bize dayatılmaya çalışılan çifte standart. Şimdi Doğu Akdeniz'de haklarımızı korumayacak mıyız? Masa başında üretilmiş haritaları kabul mu edeceğiz? Yanı başımızda kurulmaya çalışılan terör koridoruna karşılık vermeyecek ve seyirci mi kalacağız? Elbette seyirci kalmamız mümkün değil. Bu konuda uluslararası hukuk çerçevesinde gerekeni yaptık, yapmaktan da çekinmeyeceğiz" dedi.

Başkan Erdoğan, Kriter Dergisi'ne verdiği mülakatta, küresel sistemin kapsamlı bir meydan okumayla karşı karşıya olduğunu belirtti. Türkiye olarak başından beri bu dönüşüme hem öncülük etmeye çalıştıklarını hem de var olan sorunlara dikkat çektiklerini belirten Erdoğan, "Her uluslararası ortamda güçlü bir şekilde çözüm önerilerimizi ifade ediyoruz. Gerçekçi bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Önce var olan sorunları açıkça konuşmalıyız. Dünya bir kriz döneminden geçiyor. Küresel salgın bu krizi derinleştirdi. Salgın aynı zamanda yaşadığımız dönemin sorunlarının bir an önce çözülmesi gerektiği mesajını da verdi. Aksi halde kriz daha da derinleşecek ve çözümü imkansız sorunlarla karşı karşıya kalacağız" diye konuştu.

'TÜRKİYE OLARAK CEVAP ÜRETMEK ZORUNDAYIZ'

Küresel sistemin derin bir krizle karşı karşıya olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Küresel yönetişim mekanizmaları işlemez durumda. Bir yönetişim problemi ortaya çıkmıştır. Adalet ise ayaklar altına alınmıştır. Mevcut haliyle Birleşmiş Milletler (BM) de bu krize cevap üretme noktasında işlevsizleşmiş ve etkinliğini kaybetmiştir. Yaşadığımız bu küresel derin krize yönelik Türkiye olarak bir cevap üretmek zorundayız" ifadelerini kullandı.

Başkan Erdoğan, 'Daha Adil Bir Dünya Mümkün' kitabına ilişkin de, "Bugüne kadar yüksek sesle dile getirdiğimiz hususları tarihe not düşmek adına bir kitapta bir araya getirmeye karar verdik. Sadece konuşmak ve durum tespiti yaparak eleştiri getirmek değil; aynı zamanda çözüm önerisi de sunmak istedik. Bu kitap fikri de böyle ortaya çıktı. Şimdi hem krizin kaynağına işaret ediyoruz hem de krizin sonuçlarını açık bir şekilde ortaya koyuyoruz" dedi.

Başkan Erdoğan, Türkiye gibi yükselen güçlerin artık küresel siyasette ağırlığı olan bir oyuncuya dönüştüğünü belirterek, "Sadece Türkiye değil, başka birçok orta büyüklükteki güç, daha yukarıya doğru tırmanan bir profil ortaya koydu. Yalnızca büyük güçlerin dediğinin olduğu bir dünyada yaşamıyoruz artık. Türkiye'ye bakın; nerelerden nerelere geldik. Kendi askeri operasyonunu kendi imkanlarıyla icra edebilen, kendi savunma sanayii mimarisini inşa eden bir güce dönüştük. İnşallah bu çizgimiz daha da yükselecek, geldiği noktayı pekiştirecek ve başka bir sıçrama yapacak" diye konuştu.

'KURALLARI İNŞA EDENLER BU KURALLARA UYMUYORLAR'

Başkan Erdoğan, küresel yönetişimin her şeyden önce uluslararası düzenin asli unsurlarından biri olduğunu vurgulayarak, "Bu, kuralları olan bir dünya demek. Kuralları ise devletler, uluslararası kurumlar aracılığıyla ortaya çıkarıyor. Daha sonra bu kurallar uluslararası kurumlar eliyle hayata geçiriliyor. Yani kuralları olan bir dünya inşa edildi İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra. Elbette bu noktada çok da idealist olma nahifliğine kapılmamak lazım. Yani bunu bir 'dünya anayasası' olarak düşünmemek lazım. Ancak ortada bir sorun var. Kuralları inşa edenler bu kurallara uymuyorlar. Daha kötü olan nokta ise bu kurallardan sadece kendilerini muaf tutuyorlar. Örneğin Filistin konusunda BM Güvenlik Konseyi onlarca karar aldı. Ortada BM Genel Kurulu kararları var. Neden bu kararlar uygulanmıyor? İsrail bu kararlara tabi değil mi? ABD bu kurallara tabi değil mi?" dedi.

'KÖKTEN VE DEVRİMCİ BİR TEKLİF OLMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ'

Başkan Erdoğan, BM'nin reformu için önce ilkeler ortaya koymaları gerektiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

'KÜRESEL YÖNETİŞİM ETKİN VE ADİL ÇÖZÜMLER ÜRETEMİYOR'

Başkan Erdoğan, küresel yönetişim mekanizmalarına bakıldığında ise kriz hali olduğunu işaret ederek şunları söyledi:

'MASA BAŞINDA ÜRETİLMİŞ HARİTALARI KABUL MU EDECEĞİZ?'

BM'nin küresel bir temsile sahip olmadığını belirten Erdoğan, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kurulduğunda sadece beş ülkeyi merkeze alarak bir düzenleme yapıldığını anımsattı. Şimdi çok farklı bir dünya olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Evet, Çin ve Rusya Güvenlik Konseyi'nde var ama bu Güvenlik Konseyi'nin temsilini daha adil yapmıyor. 1,5 milyar Müslümanı yok sayan bir sistem olabilir mi? Kültürel olarak çeşitli olmayan, medeniyet olarak kapsayıcı olamayan bir BM Güvenlik Konseyi barışı ve huzuru sağlayabilir mi? Elbette çok zor. Sağlayamadığı zaten ortada" ifadelerini kullandı.

Türkiye olarak uluslararası hukuka saygılı olduklarını söyleyen Erdoğan, "Haklarımızı korumaktan da çekinmiyoruz. Bizim burada karşı olduğumuz şey, uluslararası hukuku bahane ederek bize dayatılmaya çalışılan çifte standart. Şimdi Doğu Akdeniz'de haklarımızı korumayacak mıyız? Masa başında üretilmiş haritaları kabul mu edeceğiz? Yanı başımızda kurulmaya çalışılan terör koridoruna karşılık vermeyecek ve seyirci mi kalacağız? Elbette seyirci kalmamız mümkün değil. Bu konuda uluslararası hukuk çerçevesinde gerekeni yaptık, yapmaktan da çekinmeyeceğiz" diye konuştu.