Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rumların hayali asla gerçekleşmeyecek

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıslı Rumların Kıbrıs'ı bir "Elen Adası" olarak görmeye devam ettiklerini belirterek "Açıkça söylemek isterim ki Rumların bu hayalleri asla gerçekleşmeyecektir. Kıbrıslı Türkler, ortak sahibi oldukları Ada’da asla Kıbrıslı Rumların arzu ettiği şekilde bir 'azınlık' konumuna indirgenmeyecektir" dedi.

Haberin Eklenme Tarihi: 10.12.2017 16:35:00 - Güncelleme Tarihi: 10.12.2017 16:37:00
ABONE OL

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yunanistan'ın To Vima gazetesine  konuştu. 'Erdoğan, Yunanistan-Türkiye ilişkileri, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkiler, Batı Trakya  Türk azınlığı, Lozan ve Kıbrıs sorununa ilişkin açıklamalarda bulundu.  Yunanistan ziyareti kapsamında Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis  Pavlopoulos ve Başbakanı Aleksis Çipras ile ekonomik ilişkiler konusunda da  görüşmeler yaptığını anımsatan Erdoğan, ikili ticaret hacminin ülkelerin  potansiyelini yansıtmaktan uzak olduğunu ve bunu 10 milyar dolara yükseltmeyi  hedeflediklerini ifade etti.  Erdoğan, iki ülke arasındaki ulaştırma projelerine önem verdiklerine  işaret ederek "Bu bağlamda, İstanbul-Selanik hızlı tren hattı, İzmir-Selanik  feribot hattı ve İpsala-Kipi sınır bölgesinde ikinci bir köprü inşası, iki ülke  makamlarının üzerinde çalıştığı projeler arasındadır." dedi.

  Güney Gaz Koridorunu hayata geçirmek için iki ülkenin birlikte  çalıştığına değinen Erdoğan, Kıbrıs'ın etrafındaki enerji kaynaklarına ilişkin,  "Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarının üretim ve kullanımına ilişkin bazı görüş  ayrılıklarımızın bulunduğu ortadadır. Ancak ortak amacımız, bölgeye kalıcı barış  getirmek ve bölgedeki herkesin refahını artırmaktır." değerlendirmesinde bulundu.

  TÜRKİYE'YE LOZANA BAĞLIDIR VE SAYGILIDIR 

 Erdoğan, Ege ve Akdeniz'deki meselelerde tek sorunun deniz yetki  alanlarının belirlenmesi olmadığına dikkati çekerek "Varılacak çözümün de  kapsamlı ayrıca her iki taraf için de hakkaniyete uygun olması gerekir. Ancak  böyle bir çözüm sürdürülebilir ve kalıcı olabilir. Bu hususları tabiatıyla  Cumhurbaşkanı Sayın Pavlopoulos ve Başbakan Sayın Çipras’la ele alıyoruz.  Kışkırtıcı mahiyetteki bazı eylemleri engelleyecek adımların atılmasını  önemsiyoruz. Nitekim bu tür adımlar ve olumlu söylem hem ortamın yumuşamasına,  hem de mevcut diyalog kanallarının açık tutulmasına katkı sağlayacaktır." diye  konuştu.   Lozan Anlaşması'nın Türkiye'nin Yunanistan ve diğer bazı ülkelerle  ilişkilerini belirleyen temel anlaşma olduğunu belirten Erdoğan, şunları  kaydetti:   "Türkiye, diğer tüm anlaşmalarına ve yükümlülüklerine olduğu gibi  Lozan’a da bağlıdır ve saygılıdır. Başta azınlıklar olmak üzere de bugüne kadar  anlaşmayı hassasiyetle uygulamıştır. Öte yandan, zaman zaman gerek ikili anlamda  gerek diğer meselelerde sıkıntılarla, sorunlarla ve uygulama yanlışlarıyla  karşılaşabiliyoruz."

 Erdoğan, bugünün ve 94 yıl öncesinin şartları ve çözüm yolları  arasında farklılık bulunduğunu, zamanın şartlarına iyi adapte olunması  gerektiğini ifade ederek "İyi niyet ve samimiyet korunduğu müddetçe, aşılamayacak  hiçbir sorunumuz olmadığına inanıyorum. Ege konusu ve diğer meselelerde  diplomatik kanalların işliyor olması bu bakımdan memnuniyet vericidir. Bu  çerçevede dostluğumuzu ve iş birliğimizi Lozan gibi bir temel anlaşmanın ruhuna  ve lafzına uygun şekilde inşa etmek istiyoruz." şeklinde konuştu.

'RUMLARIN BU HAYALİ ASLA GERÇEKLEŞMEYECEK'

Kıbrıs sorununda yarım asırdır devam eden müzakerelerde Kıbrıslı  Rumların yeni ortaklık devletinde güç paylaşımı açısından ciddi sorunlar  yaşadıklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:  "Onlar, Kıbrıs’ı halen bir 'Elen Adası' olarak görmeye devam  ediyorlar. Zaten 1960 Cumhuriyeti’nin sadece üç yıl içinde çökmesinin nedeni de  buydu. Açıkça söylemek isterim ki Rumların bu hayalleri asla gerçekleşmeyecektir.  Kıbrıslı Türkler, ortak sahibi oldukları Ada’da asla Kıbrıslı Rumların arzu  ettiği şekilde bir 'azınlık' konumuna indirgenmeyecektir. Kıbrıslı Türklerin  siyasi eşitliğini temel alan bir zihniyet değişikliği olmadığı sürece, çözüme  yönelik müzakereler de sonuçsuz kalmaya mahkumdur." Erdoğan, Kıbrıslı Türklerin Annan Planı'na büyük bir çoğunlukla olumlu  oy verdiğini hatırlatarak "Rumlar ise birkaç ay önce Crans-Montana’da yaptıkları  gibi, o dönemde de çözümden kaçtılar. Halihazırda BM Genel Sekreteri’nin  taraflara çağrısı doğrultusunda değerlendirme süreci içindeyiz. Ada’da iki  tarafta 2018 yılı başında yapılacak seçimlerin ardından Kıbrıs konusunda nelerin  konuşulabileceği de daha net ortaya çıkacaktır." değerlendirmesinde bulundu.

  AB İLE ÖZEL ORTAK SENARYOSUNUN BİZİM İÇİN GEÇERLİLĞİ YOK

Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğinin her zaman stratejik hedefi olduğunun  altını çizen Erdoğan, "Bu bağlamda, ‘özel ortaklık’ senaryosunun bizim için  hiçbir geçerliliği yoktur. AB tarafının bütün çifte standartlarına rağmen biz  hala iyi niyet ve gayretle üyelik yolunda çalışmaya devam ediyoruz. Yapıcı  eleştiri fasıl blokajıyla değil, fasıl açmakla olur." dedi.

  'BATI TRAKYA TÜRK AZINLIĞI ETNİK KİMLİK, EĞİTİM, DNİ ÖZGÜRLÜKLER ALANLARINDA SIKINTI ÇEKİYOR'

Erdoğan, Batı Trakya Türk azınlığına ilişkin uluslararası anlaşmalar  ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) doğrultusunda hak ve özgürlüklerin  sağlanmasını talep ettiklerini kaydederek "Bugün Türk azınlığı maalesef etnik  kimliğinin tanınması, eğitim, dini özgürlükler gibi alanlarda sıkıntı çekiyor.  Ülkemizin beklentisi de bu sorunların hallolarak, ikili ilişkiler gündeminden  düşürülmesidir." diye konuştu. Başbakanlığı döneminde Türkiye'deki Rum azınlığın hak ve özgürlükleri  anlamında pek çok açılımın gerçekleştirildiğini hatırlatan Erdoğan, şunları  kaydetti: "Bu konudaki beklentimizi Atina’da Cumhurbaşkanı Sayın Pavlopoulos ve  Başbakan Sayın Çipras’a da ilettim. Batı Trakya Türk azınlığının, etnik, dini ve  kültürel kimliğini koruyarak Yunanistan’ın refahına katkıda bulunmaya devam  etmesi yönündeki mesajımı, bu ziyaret vesilesiyle hem Atina’da hem Batı Trakya’da  yineledim."