Marmara Depremi'nden sonra getirilen yapı denetim sistemi binalara güvence oldu

Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Başkanı Şahin, "2000 yılından sonra ülkemizde gerçekleşen depremlerde yapı denetim sisteminde denetlen hiçbir bina yıkılmamıştır." dedi.

Haberin Eklenme Tarihi: 17.08.2022 15:00:00 - Güncelleme Tarihi: 17.08.2022 15:00:00
ABONE OL

Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Başkanı Nazmi Şahin, 17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin ardından Türkiye'de uygulamaya konulan yapı denetim sisteminin büyük önem taşıdığını belirterek, "2000 yılından sonra ülkemizde gerçekleşen depremlerde yapı denetim sisteminde denetlen hiçbir bina yıkılmamıştır." dedi.

Şahin, Marmara Depremi'nin yıl dönümü dolayısıyla değerlendirmede bulundu.

17 Ağustos 1999'da yaşanan Marmara ve 12 Kasım 1999'da gerçekleşen Düzce depremleriyle ülkenin, tarihinin en büyük felaketlerinden birini yaşadığını söyledi.

Resmi kayıtlara göre Marmara Depremi'nde 17 bin 322, Düzce Depremi'nde 950 vatandaşın yaşamını yitirdiğine, 75 bin konutun ağır, 74 bin konutun da orta derecede hasar gördüğüne işaret eden Şahin, şöyle konuştu:

Şahin, Türkiye'nin, dünyanın en aktif deprem bölgelerinden birini oluşturan Himalaya-Alp deprem kuşağına denk gelen konumuyla, afet riskini en çok taşıyan ülkelerden biri olduğuna dikkati çekerek, "Ülke topraklarımızın yüzde 96'sı deprem bölgeleri içindedir ve söz konusu bölgelerde nüfusumuzun yüzde 98'i yaşamaktadır." ifadesini kullandı.

"MARMARA DEPREMİ DÖNÜM NOKTASI OLDU"

Marmara Depremi'nin, ülkede inşa edilen binaların depreme hazırlıklı olmadığının belirlenmesi bakımından çok önemli bir dönüm noktası niteliği taşıdığını vurgulayan Şahin, bu depremin ardından hayata geçirilen yapı denetimi uygulamasına ilk olarak 19 ilde pilot olarak başlandığını ve uygulamanın 1 Ocak 2011 itibarıyla da ülke çapında yaygınlaştığını anlattı.

Şahin, yapı denetim sisteminin ülke genelinde yaygınlaşmasıyla Türkiye'nin artık daha sağlam temellere oturacağına inandığını belirterek şöyle devam etti:

"TÜM TARAFLAR ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI"

Yapı denetiminin, yer seçimi, zemin etüdü, projenin ve yapının denetlenmesi gibi çok boyutlu bir sistem olduğuna işaret eden Şahin, "Bu sistemin işleyebilmesi için ilgili tüm tarafların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi zorunludur. 1999 Marmara Depremi ve diğer depremlerde yaşanan can ve mal kayıplarının yaşanmaması ya da mümkün olan en az seviyeye indirilmesi projeciler, müteahhitlerimiz ve yapı denetim kuruluşlarımızın yapacakları ortak çalışmalarla gerçekleşecektir. Bunu kanuni bir zorunluluktan çok insani bir zorunluluk olarak görmek gerekir. Canımızın, malımızın ve binalarımızın güvenliği için plansız ve kaçak yapılaşmadan kaçınmalı, deprem yönetmeliğine uygun hareket etmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Şahin, yapı denetim kuruluşlarının görev alanında olmayan yapılar da bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti: