"Ankara'nın Tel Aviv'e bir mesajı var"

Milli İstihbarat Teşkilatı'nın son dönemlerde imza attığı işler kurum tarihinin belki de en hareketli sürecine işaret ediyor… Peki, genelde ‘gizli' yürütülen bu işler neden artık aleni? İç ve dış politikada bir araç olarak istihbarat örgütlerinin faaliyetlerinin kamuoyuna duyurulması ne anlama geliyor? İşte haberin detayları...

Haberin Eklenme Tarihi: 22.10.2021 16:05:00 - Güncelleme Tarihi: 22.10.2021 14:59:00
ABONE OL

MİT'in başarılı casusluk operasyonları haberleri art arda geliyor. Orta Asya ve Balkanlar'da FETÖ mensuplarına karşı nokta operasyonlar, Suriye gibi son derece karışık bir sahada örgüt yöneticilerini hedef alan başarılı eylemler ve Irak'ta 'PKK'nın kalesi' olarak kabul edilen yerlerde ortaya konan operasyonlar... Ancak son dönemde MİT'in adını daha da sık duymamızı sağlayan bazı gelişmeler oldu. Yurt içinde yabancı istihbarat örgütlerinin çalışmalarına karşı süreci yöneten kurum art arda bir dizi operasyona imza attı.

RUS AJANLAR, İRANLI PİLOT VE MOSSAD ŞEBEKESİ

TRT Haber'de yer alan habere göre kısaca bu olayları hatırlayacak olursak; MİT'in önce 6 Rus casusu deşifre ettiği, söz konusu isimlerin devletin kritik bilgilerinin ve ses getirecek eylemlerin peşinde olduğu duyuruldu.

Sonrasında İran Gizli Servisi'nin İranlı bir pilotu kaçırma girişimi MİT'in operasyonuyla boşa düştü. Son olarak da İsrail'in gizli servisi MOSSAD'a çalıştığı ortaya çıkarılan farklı uyruklardan 15 kişilik bir şebeke çökertildi.

OPERASYONLAR NEDEN MEDYAYA DUYURULUYOR?

Normal şartlarda istihbarat örgütlerinin 'yazılı olmayan kural' olarak kabul ettikleri bir yaklaşım var. Eğer başka bir ülkenin istihbarat elemanı deşifre edilecekse, bu sessiz bir şekilde karşı tarafa iletilerek konu faş edilmez. Sık yaşandığı zamanlarda nadiren medyada küçük ve çoğunlukla 'doğrulanmamış' haberlerle duyulur.

Ancak MİT'in imza attığı son işlerde süreç pek böyle işlememiş gibi duruyor. Hem casus faaliyetinde bulunanların ülkeleri net bir şekilde açıklandı hem de söz konusu casus şebekesinin işleyiş tarzına dair çok ilginç ve normalde medyayla paylaşılmayacak bilgiler ortaya çıktı.

İŞİN EN ÖNEMLİ KISIMLARINDAN BİRİ 'NİYET OKUMAK'

Mersin Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Kaan Kutlu Ataç, MİT'in, 'İç ve dış politikada bir araç olarak istihbarat örgütlerinin faaliyetlerini kamuoyuna duyurması' yaklaşımına ilişkin şunları söyledi:

"Bir istihbarat servisinin en önemli görevinin, hasım ya da hasım olması muhtemel servislerin niyetini okumak. Bir diğer kritik nokta ise hasım ya da hasım olması muhtemel yabancı servislerin faaliyetlerinin mümkün mertebe kontrol altında tutulmasıdır."

KARMAŞIK BİR BÜROKRATİK YAPI VAR

"Kontrol altında tutma imkan ve kabiliyeti bu anlamda kilit kavram olarak ortaya çıkar" diyen Ataç sözlerini şöyle sürdürdü:

KAMUOYUNA AKTARMANIN İKİ TEMEL AMACI VAR

"Kamuoyuna duyurulma" noktasında ise temelde iki amaç güdüldüğini belirten Ataç, "Birincisi, siyasi mülahazalarla hasma verilen cevaptır. Bu da özellikle örneğin genel olarak iki ülke arasındaki ilişkilerin siyasi, askeri, ekonomik boyutları göz önüne alınarak mevcut konjonktüre göre en üst perdeden bir cevap vermektir. Mesela, Rus servislerinin Kremlin'e muhalif isimlerin Avrupa ve İngiltere'deki faaliyetleri olduğunu biliyoruz. Rusya tarafı bazen suikast düzenleme yöntemiyle de düşmanlarını elimine ediyor. Eğer İngiliz istihbaratı bu amaç için çalışan birini deşifre ediyor ve bunu tüm dünyaya ilan ediyorsa, bu süreci 'Kremlin'e verilen en üst düzey cevap' olarak değerlendirmek gerekir." dedi.

İKİ ÜLKE ARASINDAKİ İLİŞKİNİN BİR GÖSTERGESİ

Rusya ve İngiltere örneğinden devam eden Ataç, "Rus servis görevlilerinin faaliyetlerinin deşifre edilerek kamuoyuyla paylaşıldığı anda ilk yapılması gereken deşifre eden ülke ile Kremlin arasında anlık ilişkilerin mahiyetinin ne olduğuna bakmaktır. Böylece, örneğin İngiltere'nin Rusya ile ilişkilerinde anlık röntgen de çekilebilir" ifadesinde bulundu.

Deşifre sürecinin ikinci boyutuna geçen Ataç, konu ile ilgili şunları ifade etti:

HASIMLA İLGİLİ FARKINDALIK YARATILIYOR

"Deşifre eden ülkenin hem iç hem de dış kamuoyunda hasımla ilgili bir farkındalık yaratılması. Bir servisin deşifre faaliyeti siyasi otoritenin kendisini hem iç kamuoyunda hem de uluslararası sistemde nerede gördüğüne, deşifre sonrası da nerede konumlandırmak istediğine dair net bir mesaj taşır"

ANKARA'NIN TEL AVİV'E BİR MESAJI VAR

MOSSAD'a çalışan casusluk şebekesi olayını değerlendiren Ataç sözlerini şöyle sürdürdü:

KETUM OLUNMASI GEREKEN KONULAR

Deşifrelerde dikkat çekici bir hususun da bahsi geçen olaylara konu olan servislerin çalışma yöntem ve usulleri hakkında akademik çalışmalar açısından kimi ipuçlarını da barındırdığını söyleyen Dr. Ataç, MOSSAD operasyonunda paylaşılmayacak detayların kamuoyuna aktarılmasının normal olmadığını belirterek bunun bir mesaj olduğunun altını çiziyor.

Ataç son olarak, "Deşifrelerin önemli özelliği söz konusu operasyonların en üst düzeydeki siyasi karar alıcının bizzat onayından geçmek zorunda olması" ifadesinde bulundu.