Cemal Süreya sözleri, şiirleri haberimizde: Cemal Süreya ne zaman öldü?

Gündem Haberleri

Türk edebiyatının en önemli şairlerinden Cemal Süreya ölümünün 30. yıldönümünde okurları tarafından anılıyor. Cemal Süreya ne zaman öldü? merak ediliyor. Vatandaşlar "Cemal Süreya şiirleri, sözleri"ni sosyal medya hesaplarında paylaşmak istiyorlar. Üvercinka", "Uzaktan Seviyorum Seni" ve "Sevda Sözleri" şiirleri ile ünlenen ve İkinci Yeni şiirinin de öncülerinden olan Cemal Süreya hakkında merak edilenler haberimiz içerisinde yer alıyor.

Cemal Süreya ne zaman öldü? merak ediliyor. Türk edebiyatının en önemli şairlerinden Cemal Süreya ölümünün 30. yıldönümünde okurları tarafından anılıyor. Vatandaşlar "Cemal Süreya şiirleri, sözleri"ni sosyal medya hesaplarında paylaşmak istiyorlar. Üvercinka", "Uzaktan Seviyorum Seni" ve "Sevda Sözleri" şiirleri ile ünlenen Cemal Süreya, İkinci Yeni şiirinin de öncülerindendir.Sanat hayatı boyunca çeşitli mahlaslar kullanmış, çocukken kendisine verdiği "Cemal Süreyya" adını kullanırken girdiği bir iddia sonucu adındaki "y" harflerinden birini atmıştır. 9 Ocak 1990'da girdiği şeker koması sonucu vefat etmiş, cenazesi 10 Ocak'ta Şişli Camii'nde kılınan öğle namazından sonra Kulaksız Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir.

 

 

CEMAL SÜREYA KİMDİR? 

Cemalettin Seber veya tanınan adıyla Cemal Süreya (1931, Erzincan - 9 Ocak 1990, İstanbul), Türk şair, yazar ve çevirmendir. Türk şiirinde modernist bir hareket olan İkinci Yeni şiirinin öncü şairlerinden biridir. İlk şiir denemelerini ortaokulda eskizlerle, lisede aruzla yapsa da asıl şiir çalışmaları üniversite yıllarında başlamıştır. Üvercinka (1958), Göçebe (1965), Beni Öp Sonra Doğur Beni (1973), Uçurumda Açan (1984), Sıcak Nal (1988), Güz Bitigi (1988) ve Sevda Sözleri (1990)[not 2] adlarındaki şiir kitaplarının yanı sıra deneme, eleştiri, günlük ve antoloji türlerinde de yazmıştır. Eserlerinde en sık işlediği temalar aşk, kadın, yalnızlık, sosyal ve siyasal eleştiriler, ölüm, tanrı düşüncesi, portreler ve manzum poetikadır. Ayrıca Fransızcadan kırka yakın kitabı Türkçeye çevirmiştir. Onüç Günün Mektupları (1990) dışında hiçbir yazısı veya şiiri, dergi ve gazetede yayımlanmadan kitaba dönüşmemiştir. 

 Dört defa evlenen Süreya, bunların dışında "Üvercinka" adını verdiği kişi ve Tomris Uyar dâhil olmak üzere çeşitli ilişkiler yaşamıştır. Sanat hayatı boyunca çeşitli mahlaslar kullanmış, çocukken kendisine verdiği "Cemal Süreyya" adını kullanırken girdiği bir iddia sonucu adındaki "y" harflerinden birini atmıştır. 9 Ocak 1990'da girdiği şeker koması sonucu vefat etmiş, cenazesi 10 Ocak'ta Şişli Camii'nde kılınan öğle namazından sonra Kulaksız Mezarlığı'nda toprağa verilmiştir.

Yazdığı kitaplarla 1959'da Yeditepe Şiir Armağanı (Üvercinka), 1966'da Türk Dil Kurumu Şiir Ödülü (Göçebe) ve 1988'de Necatigil Şiir Ödülü (Sıcak Nal ile Güz Bitigi) kazanmıştır. Kitap-lık dergisinin Türkiye'nin kuruluşunun 75. yıldönümü sebebiyle 1998'de hazırladığı "75 Yılda 75 Kitap listesi"nde iki kitabıyla (Üvercinka ve Sevda Sözleri) yer almıştır. Ayrıca çocuklar için ele aldığı yazılardan oluşan ve daha sonra kitaplaştırılan Aritmetik İyi Kuşlar Pekiyi, Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan 100 temel eser listesinde 30. sırada yer almıştır. 1991'den itibaren Cemal Süreya Kültür ve Sanat Derneği tarafından Cemal Süreya Şiir Ödülü verilmektedir.

CEMAL SÜREYA’NIN ŞİİRLERİNDEN BAZILARI

BİLİYORUM SANA GİDEN YOLLAR KAPALI

Biliyorum sana giden yollar kapalı
Üstelik sen de hiç bir zaman sevmedin beni

Ne kadar yakından ve arada uçurum;
İnsanlar, evler, aramızda duvarlar gibi

Uyandım uyandım, hep seni düşündüm
Yalnız seni, yalnız senin gözlerini

Sen Bayan Nihayet, sen ölümüm kalımım
Ben artık adam olmam bu derde düşeli

Şimdilerde bir köpek gibi koşuyorum ordan oraya
Yoksa gururlu bir kişiyim aslında, inan ki

Anımsamıyorum yarı dolu bir bardaktan su içtiğimi
Ve içim götürmez kenarından kesilmiş ekmeği

Kaç kez sana uzaktan baktım 5.45 vapurunda;
Hangi şarkıyı duysam, bizimçin söylenmiş sanki

Tek yanlı aşk kişiyi nasıl aptallaştırıyor
Nasıl unutmuşum senin bir başkasını sevdiğini

Çocukça ve seni üzen girişimlerim oldu;
Bağışla bir daha tekrarlanmaz hiçbiri

Rastlaşmamak için elimden geleni yaparım
Bu böyle pek de kolay değil gerçi…

Alışırım seni yalnız düşlerde okşamaya;
Bunun verdiği mutluluk da az değil ki

Çıkar giderim bu kentten daha olmazsa,
Sensizliğin bir adı olur, bir anlamı olur belki

İnan belli etmem, seni hiç rahatsız etmem,
Son isteğimi de söyleyebilirim şimdi:

Bir geceyarısı yazıyorum bu mektubu
Yalvarırım onu okuma çarşamba günleri.

Cemal Süreya

 

BENİ ÖP SONRA DOĞUR BENİ

Şimdi
utançtır tanelenen
sarışın çocukların başaklarında.

Ovadan
gözü bağlı bir leylak kokusu ovadan
çeviriyor o küçücük güneşimizi.

Taşarak evlerden taraçalardan
gelip sesime yerleşiyor.

Sesimin esnek baldıranı
sesimin alaca baldıranı.

Ve kuşlara doğru
fildişi: rüzgarın tavrı.
Dağ: güneş iskeleti.

Tahta heykeller arasında
denizin yavrusu kocaman.

Kan görüyorum taş görüyorum
bütün heykeller arasında
karabasan ılık acemi
– uykusuzluğun sütlü inciri –
kovanlara sızmıyor.

Annem çok küçükken öldü
beni öp, sonra doğur beni.

Cemal Süreya

CEMAL SÜREYA SÖZLERİ

Zaman değilmiş gideni geri getiren, aslında zamanmış var olanı götüren.

“Şimdi açsam pencereyi de beklesem… Sen gelsen… Olmaz ya hani geliversen… Hiçbir şey sormasan… Hiçbir şey söylemesen Sussam… Sussan Sussak…”

Dokunulmasa da görülmese de kalpte yer verilir bazısına, nedensiz.

Ben senin sevgilin, baban, ağabeyin, arkadaşınım… Biri bitse biri kalır. Seni hiç bırakmayacağım.

Her gece onu düşünmekten saatim ilerlemez oldu. Kim sorsa saat kaç diye, cevabım hep aynı; o’na doğru.

Küçük bir çocuğun yokuş aşağı koşması gibi seni düşünmek Biraz heyecan, biraz da düşecekmiş korkusu…

Yaşamaz aşkı günübirlik, arar sevgide derinlik Arar sevgide derinlik, edecek sana yarenlik…




Etiketler :