İstanbul Üniversitesi'nden ABD'deki üniversite öğrencilerine uygulanan şiddete kınama

Gündem Haberleri

İstanbul Üniversitesi, ABD'de İsrail'i protesto etmek için Gazze eylemlerine katılan öğrencilere polisin orantısız güç uygulamasını kınadı.

Üniversitenin sosyal medya hesabından "Sessiz Kalmak Ortak Olmaktır" başlığıyla yapılan açıklamada, Gazze'de 7 Ekim'den bu yana devam eden soykırımda şu ana kadar 35 binden fazla masum insanın hayatını kaybettiği belirtildi.

Başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere sivillerin, İsrail'in vahşi saldırılarında hedef alındığı ve bu vahşetin devam ettiğinin belirtildiği açıklamada, bombalı saldırıların altında yaşayan Gazzeliler'in insani yardımdan mahrum bırakıldığı, hastaneler, ibadethaneler, sivil yerleşim yerleri ve konvoyların acımasızca hedef alındığı hatırlatıldı.

Dünyanın gözleri önünde sergilenen soykırımı insanlığın ortak acısı olarak gören vicdanlı toplumların bu zulme karşı Filistin'in yanında yer aldığının vurgulandığı açıklamada, "Ancak ne yazık ki kendisini 'insan hakları ve demokrasi' beşiği olarak gören kimi ülkelerde soykırıma karşı yükselen her sesin baskılandığı görülmektedir. Amerika Birleşik Devletleri'nde başta Harvard, Columbia, Yale ve New York üniversiteleri, ateşkes çağrıları yapan protestoları engellemeye çalışmaktadır. Bununla da kalmayıp insanlık onurunun ortak sesini yükselten öğrencileri tehdit ve baskıyla susturmaya çalışmaktadırlar. 'Demokrasi ve ifade özgürlüğü' kavramlarını tekeline alıp diğer ülkelerin başında 'Demokles'in kılıcı' gibi tutanların söz konusu Gazze ve Filistin olunca takındıkları bu tavır gerçekleri açıkça ortaya koymaktadır." ifadelerine yer verildi.

Soykırıma sessiz kalmanın, suça ortak olmak olduğunun vurgulandığı açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Bugün Gazze'de yaşananlar, insanlığın ortak acısı ve sorumluluğudur. Bu soykırıma sessiz kalmak, ona onay vermek ve ortak olmaktır. İstanbul Üniversitesi olarak, soykırımın yanında, masumların karşısında duranları şiddetle kınıyoruz. Biliyoruz ki unutulan ve görülmeyen her soykırım tekrarlanır. Bu nedenle yaşanan vahşete karşı sesimizi yükseltmek ve insanlığın ortak vicdanına seslenmek bugünlerde en öncelikli görevimizdir."