Bir Porsiyon Sanat

Sanat Haberleri

| BEDİR ACAR

Kaynak: BEDİR ACAR

Hayatın merkezine kurulu sofra ve yemek kültürünün sanat eserlerine yansımaması düşünülemezdi.

Da Vinci'nin 'Son Akşam Yemeği'ne sahne olan sofra mesela... Sanat tarihinin en ünlülerinden biri olsa gerek...

Osmanlı ve Acem minyatürlerinde, unutulmayan filmlerde, romanlarda nice sofra ve yemek sahneleri...

Yemek kültürüne adanmış kitaplar, dergiler, ünlü aşçılar, lezzet avcıları...

Uğruna kıtalar aşılan, fersah fersah yollar açılan baharatlar...

Fatma Berber ve Sümeyra Gümrah Teltik zor bir iş için kolları sıvamış ve ortaya ilginç bir kitap çıkmış: Bir Porsiyon Sanat...

Düşbaz Yayınları tarafından neşredilen kitap için 'her sayfasında ayrı bir lezzet kotarılmış' desek yanlış olmaz.

Ünlü yazarlar, yönetmenler, ressamlar, müzisyenler, mimarlar ve tiyatro sanatçıları ile yemek ve yemek kültürü üzerine hazırlanmış söyleşi ve değerlendirmelerden oluşan emek mahsulü bir kitap bu.

Erhan Altunay'dan Semih Kaplanoğlu'na, Hakan Bıçakçı'dan Ümit Ünal'a, kitaba konuk olan isimler, hem kendi eserlerindeki yemek hikâyelerini anlatıyorlar hem de yemek kültürü üzerinden toplumsal okuma yapıyorlar.

Mesela Semih Kaplanoğlu... Filmlerinin isimlerine bir bakın: Süt, Bal, Yumurta, Buğday... Usta yönetmenden mitoloji ile karışık bir sofra değerlendirmesi...

Kitapta İsmail Acar, 'İftar Tablosu' adlı eserini anlatırken, Erhan Altunay Leonardo Da Vinci'nin 'Son Akşam Yemeği' tablosunun tarihsel, sanatsal ve kültürel okumasını yapıyor.

Eleştirmen Alin Taşçıyan ünlü yönetmenlerin filmlerinde geçen sofra sahnelerini değerlendiriyor. (İçlerinden Ang Lee imzalı Eat Drink Man Women'ı çok severim.)

Sinemadan tiyatroya geçerseniz orada 'Zengin Mutfağı' var, 'Düdüklüde Kıymalı Bamya' var...

Bir de Simge Günsan'ın uyarlayıp oynadığı 'Lear Mutfakta' oyunu var. Bu oyunda Shakespeare'in trajedisi yeniden yorumlanmış... Kral Lear mutfakta menemen pişirirken 'ihanet soslu bir trajedi yemeği' pişirdiğinden habersiz...

Günsan'dan oyunun hikayesini okuyoruz...

Ünlü besteci Puccini'nin çok sevdiği kuru fasulye yemeğini yiyebilmek için kilometrelerce yol gitmeyi göze alması...

Dini konulardaki eserleriyle dikkat çeken Alman barok müzik bestecisi Bach'ın az sayıda verdiği din dışı eserlerinden birinin adının Kahve Kantatı olması ve hem kahve müptelalarını hem de o dönem kahve karşıtlarının aşırılıklarını hicvetmesi kitabın eğlenceli hikayelerinden sadece ikisi.

Mevlevi mutfaklarının aynı zamanda nefis terbiye merkezleri olduğunu düşünürsek kitapta yer alan şu bölüm başlığını da çok sevdim: Bu Mutfaktan Yanmadan Çıkamazsınız!

Hamdım, piştim, yandım...

İşte böyle, sanat ve yemek bir araya gelince, tadına doyulmaz bir kitap çıkmış ortaya.

Kotaranların ellerine sağlık.

BİR OSMANLI MACERASI

İskender Pala son dönemlerin en velûd yazarlarından...

Divan edebiyatına vukufiyetinin yanında roman konularını da genellikle tarihin dehlizlerinden bulup çıkarıyor.

Osmanlı tarihi, yazarın en gözde konu alanını oluşturuyor.

Son romanı 'Surname/Bir Osmanlı Mâcerası' Kapı Yayınları'ndan henüz çıktı.

Pala, bu romanda Osmanlı'nın en şenlikli günlerini oluşturan şehzadelerin sünnet düğünü esnasında yaşanan maceralı bir yolculuğa çıkarıyor okurlarını.

15 günlük sünnet merasiminde İstanbul bütün görkemiyle eğlenirken, sokaktan birkaç öksüz ve yetim delikanlının kaderlerini, iktidar yarışındaki devletlularla kesiştirerek romanın dramatik kurgusunu oluşturuyor Pala...

İyi okumalar.




Etiketler : bir porsiyon sanat iskender pala bedir acar