Hay sizin yaptığınız işin içine ...yım!

Özellikle şu günlerde, insan tutunacak bir dal arıyor.

Ne bileyim, dolar, altın, para puldan da öte bir şeyler...

Belki de tebessüm eden bir simadan bir, “Selamünakeyküm” hani, sen benden emin ol benden sana bir zarar gelmez “ anlamında...

Sen de yüreğinde esecek bir meltem güzelliği ile, “Aleykümselam“ yani, benden de sana bir zarar gelmez anlamında bir şeyler...

Bu minval üzre, tutunacak dal az da olsa, yok değil!

Mesela, şu Covid 19 gibi illetli süreçte, yok olmaya yüz tutmuş hayvan neslinin, yok olma tehlikesi bir nebze hafiflemiş!

Ne bileyim, kendimi, sanki çocukluğumda hayvan gütmek için dağlarda, ormanlarda, fındık bahçesinde gibi hissettim!

Şimdilerde duymadığım hayvanat seslerini, acaba tekrar duyabilecek miyim diye, heyecanlandım!

Hani, buna bile değer, bunca çekilenler!

Bunun hazzını yaşarken, bir yılbaşı daha geldi, dayandı!

Ne yalan söyleyeyim, “Oh canıma değsin, kimseler sokağa çıkamayacak” diye sevindim!

Sakın ha..!

Kimsenin yediği içtiği ile derdim yok!

Yok, yok olmasına da arkadaş, yiyip içip insanlıktan çıkmasalar amenna!

Ya şu her yıl, Taksim Meydanı’ndaki taciz iğrençliği neydi?

Ölçüsüzce havai fişekler falan olamayacak diye, sevinmiştim ki, aman Allah’ım!

Gece 00.00’da havai fişek patlamalarıyla, yerimden sıçradım!

Ertesi sabahın haberi, “İtalya’nın başkenti Roma’da yeni yılı kutlamak için kullanılan havai fişekler nedeniyle yüzlerce kuş can verdi. “!

Kanal değiştirdim bir başka haber, “Kent merkezinde Çarşıbaşı Mahallesi kent meydanı üzerinde bulunan jandarma lojmanlarının yıkılmasıyla çatıdaki güvercin, serçe gibi kuşlar yuvasız kaldı. Kuşlar yuvalanmak için çevrede bulunan diğer binaların çatılarına akın etti. Oluşan kuş yoğunluğu nedeni ile iş yerlerinin önü kirlenen esnaf, onları uzaklaştırmak için çare arayışına girdi. Öneri üzerine bir binaya yırtıcı kuş sesi çıkaran elektronik cihaz yerleştirildi. Belli aralıklarla yırtıcı kuş sesi çıkaran cihaz da çözüm olmazken, bina önünden geçenler sesle şaşkınlık yaşadı (!)” !

Rahmetli anamın sözleri geldi aklıma, ne zaman boş kuş yuvasına el uzatacak olsam, “Sakın! Yuva yıkanın yuvası olmaz.” deyip, elime sopayı indirirdi anam!

Hiç kusura bakmayın, kuşlar bize, “Hay sizin yaptığınız işin içine ….yım “ dediler!

Ah, anam ah!

Ah, benim okuması yazması olmayıp, hayat mektebinden takdirname ile mezun olmuş anam!

Derdin ya, “Ulu sözü dinlemeyen ulur! “ !

Şimdi, nefes alamadığımız için, öyle uluyoruz ki..!