Ahmet Yenilmez
2. Dünya Savaşı'nın aklımıza kazıdığı karakterlerden biri de belki de en önemlisi Hitler'dir. Uyguladığı uluslararası ve toplumsal politikalar herkesin zihninde, canavarca bir diktatörlük olarak canlanır. Durmak bilmeyen bir dünya hakimiyeti iddiası ve hakim olabildiği coğrafyalardaki acımasız uygulamaları gözardı edilemez. Bu bakış açısı Hitler'in şahsı ile neredeyse özdeşleşti. Fakat, işin arka planını düşünürsek, neticede bu adam bir ideoloji üzere yönetti. Bu ideolojinin mimarı da kendisi değildi. Aslında aynı ideolojiye inanan insanların oluşturduğu bir partinin lideri idi. Yanındakiler de kendisi gibi o ideolojinin kurşun askerleriydi.
Naziler deyince akla gelen, tüm vahşetin mimarları, aslında bu ideolojiyi şekillendiren insanlar... Bu insanlar Hitler'den önce de vardı, Nasyonel Sosyalist Alman İşçi Partisi'nden de önce vardı. Aslına bakarsanız, ideoloji diye girdik meseleye, ama ideolojiden ziyade bir inanç söz konusu... Ayrıcalıklı yaratıldıklarına ve dünyayı diğerlerinden temizleme ilegörevlendirildiklerine inanan bir topluluk... Nordik dinlerle sentezlenmiş bir seçilmiş ırk inanışı Thule Cemiyeti.
Peki, bu inanışın temellerini atan kişi bir Osmanlı vatandaşıydı, desem...! Rudolf von Sebottendorf ya da Şefik Hüsnü... Kendisini evlat edinen Osmanlı vatandaşı Baron Sebottendorf tarafından evlat edinildi. 14 yaşında Teodofi Derneği ve Petrovna Blavatsky ile tanıştı. Aryan ırk fikirleri, o zamanlarda aklına yatmaya başladı. Sahte belge hazırlamada uzmanlaştı. 1900 yılında Kahire'de Bayındırlık Bakanı Bektaşi ve Mason olan Hüseyin Fahri Paşa'nın hizmetinde çalıştı. İstanbul'da Paşa'nın yardımıyla Beykoz Camii İmamı'ndan Osmanlıca ve Arapça dersleri aldı. Türk Tasavvufu ve Bektaşilik üzerine araştırmalar yaptı. Bursa'da bir Yahudi'den Okültizm ve Gül Tarikatı ile ilgili bilgiler edindi. Daha sonra aynı kişi tarafından, Bursa Memphis Mason Locası'na dahil edildi. İttihatçı Yenibahçeli Nail Bey ile Türk-Cermen Birliği adında, bir tarikat kurdu. 1920'lerde Tibet'te mistik araştırmalar yaptı. Tüm araştırmalarının meyvesi olarak, 2. tarikatı olan Thule Cemiyeti'ni kurdu. Anti-Semitik hareketlere başlangıcı verdi. Daha sonrası malum, Hitler gibi bir vitrin kahramanını tarikata dahil etti ve ideolojisini hakim kıldı. Dünyaya şekil vermeye çalışan bir ajana yakışır biçimde, ne zaman ve nerede öldüğüne dair bir sürü rivayet mevcut, bir tanesi de İstanbul'da Kimsesizler Mezarlığı'nda yattığı..!
Sebottendorf, tarihin tozlu sayfalarında yerini almış gizli tarih mimarlarından biriydi. Hiçbir zaman, kullandıkları kadar ön plana çıkmadı. Nazi deyince, Thule Cemiyeti, kaç kişinin aklına gelir hala. Bu arada kendisi, fotoğrafta en sağdaki kişi, soldaki Remzi Denker ve ortadaki ise Nuri Killigil Paşa...!