Rasim Ozan Kütahyalı

Rasim Ozan Kütahyalı

Ekonomik reform paketi ve ülkemize kalıcı yabancı sermaye nasıl gelecek?

Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda "Ekonomi Reform Paketi"ne ve gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Ben de dikkatle takip ettim, baştan sona izledim bu mülakatı.

*

Başkan Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan paketin hazırlık sürecine ilişkin bilgiler veren Elvan, bu süreçte bakanlıkların yanı sıra vatandaşların taleplerini, sivil toplum kuruluşlarının görüşlerini bir bütün halinde değerlendirdiklerini söyledi.

*

Elvan, Başkan Erdoğan ile bir araya gelerek paketin içerisindeki her bir maddenin üzerinden geçtiklerine değinerek, "Burada yer alan her bir maddenin altında yüzlerce, onlarca sayfalık çalışma var. Diğer taraftan bununla ilgili bir kanun ya da yönetmelik gerekiyorsa bunlara yönelik hazırlıklarımızı hemen hemen tamamladık." ifadelerini kullandı.

*

Pakete neden ihtiyaç duyulduğuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Elvan, dünyanın çok hızlı bir değişim ve dönüşüm sürecinde olduğunu söyledi.

*

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınını getirdiği ciddi sorunlar bulunduğuna işaret eden Elvan, "İnsanların yaşam, davranış, alışveriş şekillerinde, ticari hayatta, hangi alana bakarsanız bakın Kovid-19 sonrası süreç, yeni bir değişim ve dönüşümün işaretlerini ortaya koyuyor. Bu sürece bizim mutlaka hazırlıklı olmamız gerekiyor. Bu açıdan bizim ekonomi reform programımız son derece önemli." dedi.

*

Türkiye, Başkan Erdoğan'ın geçen cuma günü açıkladığı ekonomik reform paketiyle yabancı yatırımları ve sermayedarları ülkemize kalıcı anlamda çekmek için çok büyük bir seferberlik başlattı.

*

Dikkat edin kafaları geçici olarak leyla yapan ve ülkeye orta vadede faydası değil zararı olan sıcak para tefecilerini yani Londra çakallarını çekmek için değil, kalıcı anlamda yatırımların ve yabancı sermayedarların Türkiye'ye geri dönmeksizin gelmesi için bu ekonomik reform paketi açılmıştır.

*

Başka Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan'ın da sık sık ifade ettiği gibi bugün Türkiye'de girişimciler ve yatırımcılar açısından finansal anlamda sağlıklı bir ortamı oluşturmak zorundayız.

*

Türkiye ve özellikle İstanbul yatırımcılar bir finans cenneti haline gelmek zorunda... zorunda... zorunda...

*

Tam bir hukuk güvenliği tesis edilmeden Türkiye'de sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma olmaz, olamaz.

*

Başkan Erdoğan'ın geçen hafta uzun uzun anlattığı insan haklarına eylem planı ve hukuk reformları hayata geçirilmezse Türkiye freni boşalmış kamyon gibi duvara çarpar.

*

O sebeple hem insan hakları eylem planı hem de ekonomik reform paketi çok çok hayatidir. Adalet Bakanı Abdülhamit Gül ve Hazine Bakanı Lütfi Elvan'a büyük iş düşüyor.

*

Türkiye'nin en büyük ihtiyaçlarından biri servet transferidir. Ama Londra'nın çakal sıcak para tefecilerinin "vur-kaç" parası değil. Kalıcı servet transferi...

*

İstanbul'u sadece Türk zenginlerinin değil tüm bölge ülke ve dünya zenginlerinin keyif içinde yaşadığı bir para ve huzur santrali haline getirmek mecburiyetindeyiz.

*

Bu ülkede para bollaşmadan faizler kalıcı olarak düşmez.

*

Oysa gerçek bir finansal liberalizasyon ve anayasal garanti ile tüm dünya zenginlerinin parası sığınacak liman olarak İstanbul'u görse ve para bollaşsa otomatik olarak zaten faizler düşecektir.

*

Türkiye bunu başarmak zorundadır. Bürokrasi, vergiler ve regülasyon minimum hale gelirse her gün bedavadan Türkiye'ye servet ve para transferi akar.

*

O zaman Londra çakallarına da mahkum olmayız. Habire faizin arttırılmasını isteyen sıcak para tefecilerinin ülkeye hiçbir faydası yoktur.

*

Maalesef 2021 Türkiye'sinde bile bürokratik oligarşi kafasını hâlâ aşamıyoruz ve parasızlık çekiyoruz.

*

2021'nin güçlü Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'sinde bile bu bürokratik kırtasiyeci ve regülasyoncu aşırı vergici zihniyeti aşamazsak hiçbir zaman bu yanlış düzen değişemez.

*

Öte yandan bürokrasi içinde hâlâ yabancı yatırımcılar ile sermayedarları korkutacak devletçi ve bürokratik tavırlarda olanlar da uyarılmalı.

*

Kim olursa olsun ne olursa olsun ve nereden olursa olsun bu ülke kalıcı sermaye ve para çekmek zorunda. Fakat yeniden belirtiyorum sıcak para tefecilerine ihtiyacımız yok.

*

Sermaye ile beraber yabancı emeğin de gelmesi kaçınılmaz.

*

Göçmen kardeşlerimiz artık kalıcı bir Türkiye olgusu ve daha da yeni göçmenler ülkemize gelecekler.

*

İstanbul 21. yüzyılda gerçek anlamda küresel ve kozmopolit bir şehir olacaktır. Buna şimdiden alışmalıyız.