Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Keşkeler odamız!

Kurban Bayramı, 26 Ağustos Malazgirt Meydan Muharebesi derken 30 Ağustos Zafer Bayramlarının seneyi devriyelerini kutladık!
Gurur duyduk, sevindik zaman zaman da hüzünlendik, alındık, kızdık, isyan ettik!
Bizi zamk gibi birbirimize kenetleyecek değerlerimizin, ayrışmamıza birbirimizi boğazlayacak derecede ayrışmamıza sebep olmasının ne  akla, ne örfe, ne inanca sığmadığını gördükçe de yandık ha yandık!
Sizi bilmem, ama ben her yanışımda “Keşke” kelimesine sığındım!
Keşke, keşke, keşke…
Hemşehrim, şair, oyuncu Sayın Ebru Ergün, “Keşkeler odası” adlı şiir kitabını bendenize hediye ettiğinde, “Bu ne güzel bir kitap ismi” demiştim, o gün bu gündür adeta keşkeler odasında yaşar oldum.
Yaşadığım bu hal sadece bana mahsus olmasa gerek, hemen hemen bu ülke insanının pek çoğunun kendini atacağı, sığınacağı bir, “Keşkeler odası” olduğuna inanıyorum.
Takip eden dostlarım, okuyucularım, seyircilerim bendenizin, kendimi doğduğum büyüdüğüm memleketim Ordu Karaağaç Köyü’ne attığımı kalan ömrümü de bu topraklarda geçirmek istediğimi bilirler!
Memleketim köyüm, benim kendimi attığım bir nevi keşkeler odam oldu!
Bugünlerde de ailemi aldım memleketimde bir gezintiye çıktım. Hemen karşımızdaki ilçemiz Gürgentepe Dokuz Dolamaç mevkiindeki meşhur turşucularımıza uğradık ve sabah kahvaltımızı da burada yapılan ikramlarla yaptık. Devamında da Gölköy’de davullu zurnalı bir kalabalık kesti önümüzü, bir baktık karşımızda Gölköy Belediye Başkanımız Sayın Fikri Uludağ ve Ordu Gençlik Spor İl Müdürümüz, aynı zamanda da milli sporcumuz  Mustafa Genç, ilçenin ortasına minderler serilmiş, bütün ilçe etrafında halka yapmış güreş müsabakaları yapılmakta, ilimizin kendi yaş kategorilerinde derece yapmış gençleri güreş tutuyordu!
Meğer, her 30 Ağustos Zafer Bayramı, Gölköy’de bu şekilde kutlanıyormuş!
Meğer, Ordu Gençlik Spor İl Müdürümüz Sayın Mustafa Genç her ilçemize  kadrolu güreş antrenörü görevlendirmiş, bu arada  madalya törenini de bendenize lütfettiler!
Vedalaşıp arabamıza bindiğimizde kızım,  “Baba güreş çok güzel bir spormuş” deyince, bendeniz de  kızıma soyadımızın neden, “Yenilmez” olduğunu, bizim soyumuza, “Pehlivanoğlu “ dendiğini anlattım! Dedelerimizin başta Kırkpınar olmak üzere bir çok şampiyonlukları olduğunu söyledim!
Kızım “Vay, çok güzel ya!” diyerek karşılık verdiğinde yüzüne baktım ve kızımın yüzündeki gurur ifadesini ilk kez gördüm!
İçimden, “Oysa ben kızıma defalarca anlatmıştım bu anlattıklarımı, keşke daha önce getirseydim de  burada anlatsaydım soyumuzun neden, “Pehlivanoğlu” soyadımızın da neden “Yenilmez “ olduğunu düşünerek, az ilerideki Ulugöl’e indik!
Arabamızdan iner inmez kızımın tepkisi, “Aman Allah’ım burası cennet!”...
Keşke, keşke, keşke…
Bir güreş müsabakası benim 20 yıldır kızıma anlatamadığım soy hikayemi, bir Ulugöl  anlatamadığım vatan sevgisini anlatmaya yetti!
Keşke, memleketim Ordu Gölköy Belediye Başkanı Sayın Fikret Uludağ ve Ordu Spor İl Müdürümüz Sayın Mustafa Genç gibi, kendimizi hapsettiğimiz keşkeler odamızın paslanmış kilitlerini kıracak başkanlarımızın ve il müdürlerimizin sayısı artsa!
Keşke…