Ahmet Yenilmez

Ahmet Yenilmez

Uluslararası Ceza Mahkemesine Suç Duyurusu! Charlie Hebdo yargılansın

Kurşun öldürür!  Bomba öldürür! Füze öldürür! Yaralı da olsa kalanlar vardır, ölenlerin ardında! Sebep namus ise, sebep vatan, sebep insanlık onuru ise ölenler şehit! Kalanlar yaralı da olsa, uzuvları eksik de olsa gazi olurlar! 

Ölenlerin ardından her dinden ve her dilden dua edilir. Kalanlara insanlar itibar ederler her dinden her dilden. Düşman saflarında savaşsa da taraflar, savaş bittiğinde ölenler ve kalanlar, taraflarca saygı ile yâd edilirler! Tıpkı 100 yıl öncesinde Çanakkale’de olduğu gibi! 

Anafartalar Grup Komutanı Gazi Mustafa Kemal Paşa savaştan sonra, “Bu memleketin toprakları üstünde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükûn içinde uyuyunuz. Sizler Mehmetçiklerle yan yana, koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evlatlarını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır, huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu toprakta canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır” diyerek bu hususta en güzel örneği sergilemiştir. 

Var mıdır başka milletlerin tarihinde de bir Gazi Mustafa Kemal Paşa bilmem. Ama o Gazi Mustafa Kemal Paşa ait olduğu medeniyetin gereğini sergilemiş Çanakkale Savaşı'ndan sonra! Evet, insanlarımız ölüyor her gün, şehit tabutları taşıyor Anadolu insanı! 
Ümmet, zalimlerin zulmünden kurtulabilmek için ölüme, “Haysiyetli bir ölüme” koşuyor hem de rüşvet vererek! Asır, ölümleri bile bedava vermiyor mazluma! “Delikli demir icat oldu, mertlik bozuldu’’ demişti ya Köroğlu, bu asrı görseydi ne derdi acaba! 

Mesela, Charlie Hebdo dergisini görseydi, ne derdi?.. Dün Bosna’da Srebrenitsa Soykırımında ölen insanlarla alay eden! Bugün, ölümün bile haysiyetlisine koşup, sahillere vurmuş yavruya, hiçbir dinin kitabına sığmayacak, hiçbir dilin lügatinde rastlanmayacak, en hayâsızı bile utandıracak hayâsızlığı çizen Charlie Hebdo dergisine ne derdi? Delikli demirin ölümüne bile şükreder haldeki bu dünyada bir başka savaş, bir başka ölüm var ki: Onun adı da “İnsanlık onurunun ölümü’’ ve de Paris’te! İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi utancından kendini unutturuyor! 

Hollanda’da Lahey’de mahkeme susuyor!  Buradan Lahey’deki mahkemeye sesleniyorum: Dün Bosna’da, Hocalı’da insanları öldürenleri yargılayamadın! Artık yeter, Paris’te insanlık onurunu öldüren Charlie Hebdo dergisini yargılamalısın! Unutma ki insanlık onurunun yaşamadığı bir dünyada senin de varlık sebebin ortadan kalkacak! 
Sen de yaşayamayacaksın!